Rock/Metal Dünyasında Neler Oluyor? En Son Gelişmeler Ve Haberler!

KeNZai

Pure Parfum
Satış Onaylı
Katılım
23 Ara 2024
Mesajlar
673

I PREVAIL Yeni Teklisi "Violent Nature"ı Yayınladı


c86922_09d740766f3448bbbc6da5e7131461dc~mv2.jpg


Michigan'lı rock grubu I Prevail, Fearless Records etiketiyle yeni single'ı Violent Nature'ı yayımladı. Şarkı, Orie McGinness yönetmenliğinde çekilen yeni bir müzik videosuyla birlikte geldi. I PREVAIL, son albümü "True Power"ı 2022'de Fearless Records aracılığıyla yayınlamıştı.

Bu şarkı, grubun Brian Burkheiser ile yollarını ayırmasının ardından yayınlanan ilk parça oldu2. Burkheiser, sağlık sorunları nedeniyle gruptan ayrıldı ve bundan sonra Eric Vanlerberghe tek vokalist olarak sahne alacak.

Yeni single hakkında konuşan, artık solo vokalist olan Eric Vanlerberghe, şarkıyı şöyle tanımlıyor:

"Agresif, hızlı ve ağır. Hepsi 2 dakika 10 saniyeye sığdırıldı. Sesi aç ve kafanı lanet olası duvara geçir!"

 

KeNZai

Pure Parfum
Satış Onaylı
Katılım
23 Ara 2024
Mesajlar
673

SKILLET'ten John Cooper, LINKIN PARK'ın Yeni Albümünü Övdü: “Emily’nin Çığlıkları Chester’a Ürkütücü Derecede Benziyor”


7c3696_09e5347c36ef4347b84508deb6b94939~mv2.png


Grammy’ye aday gösterilmiş Christian rock grubu SKILLET'ın vokalisti ve basçısı John Cooper, Polonya’nın Teraz Rock dergisine verdiği yeni röportajda LINKIN PARK’ın geçen Kasım ayında çıkan son albümü From Zero hakkında konuştu. Albüm, 2017’de yayınlanan ve grubun merhum solisti Chester Bennington’ın yer aldığı son çalışma olan One More Light'tan bu yana grubun ilk tam uzunluktaki albümü olma özelliğini taşıyor.

From Zero, LINKIN PARK’ın yeni solisti Emily Armstrong ve davulcu Colin Brittain’i kadrosuna dahil ediyor. Bu ikiliye, grubun eski üyeleri olan eş vokalist ve baş yapımcı Mike Shinoda, gitarist Brad Delson, basçı Dave “Phoenix” Farrell ve DJ/görsel yönetmen Joe Hahn eşlik ediyor. Gitarist Alex Feder ise şimdilik Delson’ın yerini sahnede dolduruyor.

John Cooper, From Zero hakkında BLABBERMOUTH.NET tarafından yazıya dökülen sözlerinde şunları söyledi:
“Bence harika bir albüm. Eşim Korey [Cooper, SKILLET'ın klavyecisi, ritim gitaristi ve geri vokalisti] bu albüme bayılıyor, bu yüzden albümdeki tüm sözleri ezbere biliyorum diyebilirim çünkü eşim sürekli bu albümü çalıyor — hep, durmaksızın. Ama gerçekten, gerçekten harika bir iş olmuş. Emily’nin çığlık atarken Chester’a ne kadar benzediği neredeyse ürkütücü. Gerçekten öyle. Bu kadar benzemesi tuhaf, özellikle de bir kadının onu andırması akıl almaz bir şey. O yüzden, evet, albümün müthiş olduğunu düşünüyorum. Ama dürüst olmak gerekirse, eşim benden çok daha fazla seviyor. Onun yıl boyunca favori albümü buydu. Resmen kafayı taktı. Grubun yeniden başarılı olması ve kendilerini yeniden markalaştırmaları çok güzel.”

John sözlerine şöyle devam etti:
“Bakın, bu benim kişisel görüşüm. Herkes aynı fikirde midir bilmiyorum. Negatif bir anlamda söylemiyorum, tam tersine bunu olumlu bir şey olarak söylüyorum. Bazen bir grubun önemli bir figürü değiştiğinde — Chester bir güçtü, bir fenomendi — bu değişim çok iyi sonuçlar doğurabiliyor. Ama bazen bana göre bu, neredeyse yeni bir grup gibi oluyor. Belki şöyle anlatmak daha iyi olur: U2, Bono’yu hiç değiştirmedi ama bana göre U2 iki farklı döneme ayrılıyor ve bu dönemler birbirinden çok farklı. Erken dönem U2, War, The Joshua Tree ve Rattle And Hum, efsanevi albümlerdi. O tarzda kimse yoktu. Sonrasında gelen U2 da çok iyi ama karşılaştırması zor çünkü farklı nedenlerle iyi. Anlatabiliyor muyum? Benzer bir örnek VAN HALEN — ya da ben onlara VAN HAGAR diyorum — her iki dönem de çok iyiydi. David Lee Roth mu? Şaka mı bu? Tüm zamanların en iyi frontman’i. Ama sonra Sammy Hagar geldi ve grubun belki de en iyi şarkılarını onunla yaptılar. LINKIN PARK’ı da bu şekilde görüyorum. Yeniden markalaştıkları ve kimsenin tahmin etmeyeceği bir şey yaptıkları için çok mutluyum. Adeta eski sound’larına döndüler ve yeni solistleri bazen Chester’a öyle çok benziyor ki insanı şaşkına çeviriyor. Harika şarkılar yazmışlar. Bana göre bu bir ‘yeni dönem’ ve bence bu tamamen olumlu bir şey. Onlar adına çok mutluyum. Gerçekten muhteşem bir albüm yapmışlar. Tebrikler.”
 

KeNZai

Pure Parfum
Satış Onaylı
Katılım
23 Ara 2024
Mesajlar
673

2025 American Music Awards Kazananları Açıklandı

0ebc5a_cff0c10c1c35457a816c350129f923c4~mv2.jpg


51. American Music Awards, 26 Mayıs 2025'te Las Vegas'taki Fontainebleau Las Vegas'ta düzenlendi. Bu, CBS'de yayınlanan ve Paramount+'ta yayınlanan ilk ödül töreniydi. Jennifer Lopez, 2015'teki törenin ardından ikinci kez törenin sunuculuğunu üstlendi.

0ebc5a_db09a71931ec465ca3654d477b60be4b~mv2.jpg


Adaylıklar Nisan 2025'te açıklanmıştı.

— Janet Jackson, İkon Ödülü'ne, Rod Stewart Yaşam Boyu Başarı Ödülü'ne ve Zac Brown ise ilk Gaziler Sesi Ödülü'ne layık görüldü.

Gecede Performans Sergileyenler;

Jennifer Lopez
Janet Jackson
Rod Stewart
Alex Warren
Becky G
ve Manuel Turizo
Benson Boone
Blake Shelton
Gloria Estefan
Gwen Stefani
Lainey Wilson
Renee Rapp



ezgif-4e7b7ce0dfc7c7.png

ROBYN BECK/AFP via Getty Images

Kazananlar;

Favori Rock Sanatçısı


Hozier
Linkin Park
Pearl Jam
Twenty One Pilots (KAZANDI)
Zach Bryan

Favori Rock Albümü

Hozier - “Unreal Unearth: Unending”
Koe Wetzel - “9 lives”
The Marías - “Submarine”
Twenty One Pilots - “Clancy” (KAZANDI)
Zach Bryan - “The Great American Bar Scene”

Favori Rock Şarkısı

Green Day - “Dilemma”
Hozier - “Too Sweet”
Linkin Park - “The Emptiness Machine” (KAZANDI)
Myles Smith - “Stargazing”Zach Bryan - “Pink Skies”
 

KeNZai

Pure Parfum
Satış Onaylı
Katılım
23 Ara 2024
Mesajlar
673

In Flames, Davulcu Tanner Wayne ile Yollarını Ayırdı


Daha önce Underminded, Scary Kids Scaring Kids ve Chiodos gibi gruplarda çalışmasıyla tanınan Wayne, In Flames’e 2018 yaz turnesi öncesinde katılmıştı.

Wayne, grubun 2016 tarihli “Battles” albümünde davul çalan Joe Rickard’ın ayrılmasının ardından In Flames kadrosuna dahil olmuştu.

6717a0_6b980ab8f17b46dc841ccdea5fa9d217~mv2.jpg


Grup, bugün sosyal medya üzerinden şu açıklamayı paylaştı:

“Tanner Wayne ile yollarımızı ayırma kararımızı derin bir minnet ve takdirle duyuruyoruz. Son birkaç yıldır gösterdiği özveri ve müzikal yeteneği, grubumuzda kalıcı bir iz bıraktı ve bırakmaya devam edecek. Kendisine sadece en iyisini diliyoruz. Bu süreçte gösterdiğiniz destek ve anlayış için teşekkür ediyor, yaz turnemizde sizlerle buluşmayı sabırsızlıkla bekliyoruz.”

6717a0_7a3a8ac56caf49cd81a5f52b344cc6f4~mv2.jpg


In Flames, şu ana kadar Wayne’in yerine gelecek yeni davulcuyu açıklamadı.

Tanner Wayne, In Flames ile ilk canlı performansını 4 Temmuz 2018’de Çekya’nın Brno şehrinde gerçekleştirmişti.
 

KeNZai

Pure Parfum
Satış Onaylı
Katılım
23 Ara 2024
Mesajlar
673

Efsanevi Gitarist ve Yapımcı Rick Derringer, 77 Yaşında Hayatını Kaybetti


Solo kariyerinin yanı sıra The McCoys’un da vokali olan Rick Derringer, Steely Dan, Cyndi Lauper, Ringo Starr, Alice Cooper ve daha birçok önemli isimle çalışmıştı.

Efsanevi rock gitaristi ve yapımcı Rick Derringer, 77 yaşında vefat etti.

Derringer’ın ölümü, eşi Jenda tarafından TMZ’ye yapılan açıklamayla doğrulandı. Jenda, Derringer’ın 26 Mayıs Anma Günü’nde “tıbbi bir rahatsızlık” sonrası yaşam destek ünitesinden çıkarıldıktan sonra “huzur içinde” hayatını kaybettiğini söyledi.

Ed Perlstein/Redferns/Getty Images

Ed Perlstein/Redferns/Getty Images

Rick Derringer’ın yakın arkadaşı Tony Wilson, haberi sosyal medyadan paylaştı.

Gerçek adı Richard Dean Zehringer olan Derringer, altı on yılı aşkın süredir müzik dünyasında performans, söz yazarlığı ve yapımcılık alanlarında verimli bir kariyere sahipti. İlk ününü 1960’larda The McCoys’un solisti olarak kazandı. Grubun 1965 çıkış single’ı “Hang On Sloopy” ABD listelerinde bir numaraya yükselerek garage rock klasikleri arasına girdi.

The McCoys 1969’da dağıldı, ancak “Fever”, “Hang On, Come On” gibi başka hitleri de vardı. Derringer, 1973’te yayımladığı ilk solo albümü All American Boy” ile büyük başarı yakaladı; albümdeki en ünlü şarkısı “Rock and Roll, Hoochie Koo” oldu.


Solo kariyerini sürdürürken Derringer, Steely Dan’in “Show Biz Kids”, “Chain Lightning” ve “My Rival” gibi klasik parçalarında da stüdyo müzisyeni olarak yer aldı. Ayrıca Cyndi Lauper’ın True Colors ve A Night To Remember albümlerinde gitar çaldı ve onun turne kadrosunda performans sergiledi. 1971’de Alice Cooper’ın Killer albümünde “Under My Wheels” ve “Yeah, Yeah, Yeah” parçalarında da yer aldı.

1983 yılında Air Supply’nin “Making Love Out of Nothing At All” ve Bonnie Tyler’ın “Total Eclipse Of The Heart” gibi iki büyük power ballad’ının gitar kayıtlarını yaptı. Ertesi yıl Barbra Streisand’ın Left in the Dark albümünde de çaldı.

1980’lerde, “Weird Al” Yankovic’in ilk altı albümünü yapımcılığını üstlendi; bunlar arasında Grammy ödüllü Michael Jackson parodisi “Eat It” de vardı. 1985’te WWE’nin (eski adı WWF) ilk derleme albümü The Wrestling Album’da yapımcılık ve şarkı yazarlığı yaptı. Albümde Hulk Hogan’ın meşhur tema şarkısı “Real American” da onun eseriydi.

Derringer, solo kariyerini devam ettirdi ve 2010’larda Ringo Starr & His All-Starr Band ile Avrupa, Rusya, Güney Amerika, Meksika ve ABD’yi kapsayan üç dünya turuna çıktı.

2014 yılında Peter Frampton’ın Guitar Circus turnesinde B.B. King, Don Felder, Rick Nielsen (Cheap Trick), Steve Lukather (TOTO) ve Mike McCready (Pearl Jam) gibi isimlerle sahne aldı.

Rick Derringer’ın ölümü sonrası birçok müzisyen anma mesajları paylaştı. Ringo Starr şöyle yazdı:
“Tanrı Rick Derringer’i kutsasın. Onunla All Starrs grubunda çalmak harikaydı. Ailesine barış ve sevgi gönderiyorum.”

“Weird Al” Yankovic Instagram’da şu ifadeleri kullandı:
“Rock gitar efsanesi ve dostum Rick Derringer’in vefat ettiğini üzülerek bildiriyorum. Rick ilk 6 albümümün yapımcısıydı ve ‘Eat It’ şarkısındaki gitar solosunu çaldı. Hayatıma büyük etkisi oldu, çok özlenecek. Mekanın cennet olsun.”
 

KeNZai

Pure Parfum
Satış Onaylı
Katılım
23 Ara 2024
Mesajlar
673

Born of Osiris, Gitaristleri Lee Mckinney ile Yollarını Ayırdı

88c470_023d33b3587645b98c59dcff0b6afacdmv2.png


Born of Osiris, uzun yıllardır gitaristleri olan Lee McKinney ile yollarını ayırdı.

McKinney, gruba 2008 yılında, eski adıyla Roserance olan grup isminin değişmesinden tam 1 yıl sonra katılmıştı.

Tecrübeli gitarist, tüm Born of Osiris kayıtlarında çalmıştı. Bunun yanında Mckinney'in gruptan ayrılma sebebi hususunda Born of Osiris cephesinden hiçbir açıklama gelmedi.

Grup McKinney yerine bif süre Scott Carstairs (Fallujah'tan) ile devam edecek, herhangi bir tur veya konser iptali ise söz konusu değil.

Grubun açıklaması şu şekilde:
"Dünya çapındaki Boo Crew ailemize, sizinle paylaşacağımız bir haberimiz var: Lee McKinney ve Born of Osiris yollarını ayırıyor, onun için hayatı boyunca en iyisini diliyoruz. Yaklaşan planlarımızdan hiçbiri değişmeyecek: Yeni albümümüz Through Shadows 11 Temmuz'da çıkacak. Şu anda devam ettiğimiz Avrupa ana turnesine devam edeceğiz; hiçbir gösteriyi iptal etmeyeceğiz. Haziran ve Temmuz'daki yaklaşan Kanada turnemiz için Fallujah'tan Scott Carstairs gitar çalacak."
 

KeNZai

Pure Parfum
Satış Onaylı
Katılım
23 Ara 2024
Mesajlar
673

Rise Against, Yeni Albümü Ricochet'i Duyurdu!


b17342_f8ba66acd8d5469dae4797ad10502542~mv2.jpg


2021'deki Nowhere Generation'ın ardından Rise Against, Ağustos ayında 10. albümleri Ricochet'i yayınlayacak ve yeni single I Want It All yayında.


Ricochet parça listesi:

Nod
I Want It All
Ricochet
Damage Is Done
Us Against The World
Black Crown
Sink Like A Stone
Forty Days
State Of Emergency
Gold Long Gone
Soldier

Prizefighter
 

KeNZai

Pure Parfum
Satış Onaylı
Katılım
23 Ara 2024
Mesajlar
673

Run for Your Lives Başladı: Iron Maiden’dan 50. Yıl Turnesi


ef850b_2f24bd093b864c87943a51ebc428dea0~mv2.jpg


Heavy metal’in yaşayan efsanesi Iron Maiden, 50. yılına özel hazırladığı “Run for Your Lives” turnesini 27 Mayıs’ta Budapeşte’de başlattı. Konser, grubun ilk dokuz albümüne odaklanan nostaljik bir setlist ile açıldı. “Killers” albümünden üç parçayla başlayan gece, yıllardır çalınmayan “Phantom of the Opera”, “The Clairvoyant” ve “Rime of the Ancient Mariner” gibi parçalarla Maiden hayranlarını mest etti.

🎸 Yıllar Sonra İlk Kez Çalınan Parçalar!

“Killers”, 1999'dan bu yana ilk kez canlı çalındı — ve seyirciler adeta yerinden zıpladı.

Setlistteki diğer dikkat çeken parçalar ise:

“Phantom of the Opera” (2014’ten beri ilk kez),
“The Clairvoyant” (2013’ten beri ilk kez),
“Rime of the Ancient Mariner” (2009’dan beri ilk kez),
“Seventh Son of a Seventh Son” (2014’ten beri ilk kez)

Konserin bir diğer önemli detayı ise, 1982’den bu yana ilk kez grubun sahnesinde Nicko McBrain yer almadı. Yerini British Lion’dan da tanıdığımız Simon Dawson aldı.

👑 "Run for Your Lives": Sadece Bir Tur Değil, Kutlama

Iron Maiden bu turneyle sadece 50 yıllık kariyerini kutlamıyor; aynı zamanda metal müziğin yaşayan arşivi olarak geçmişin izlerini bugünün teknolojisiyle harmanlıyor. Turne boyunca farklı şehirlerde çalacakları şarkı listelerinde de ufak değişiklikler yapılması bekleniyor.

Turne 2 Ağustos'ta Polonya'nın Varşova kentinde son bulacak
 

KeNZai

Pure Parfum
Satış Onaylı
Katılım
23 Ara 2024
Mesajlar
673

Mike Portnoy, Ünlü Davulcuların Gruplardan Ayrılığı Hakkında Konuştu “Davulcular İçin Korkunç Zamanlar”


Josh Freese ve Zak Starkey’in Foo Fighters ve The Who’dan ayrılığı üzerine konuştu.

Dream Theater davulcusu Mike Portnoy, son zamanlarda pek çok tanınmış davulcunun gruplarından ayrılmasıyla ilgili konuştu ve durumu esprili bir şekilde “hiç kimse güvende değil” sözleriyle yorumladı.

2010 yılında ayrıldığı progresif metal grubuna geçtiğimiz yıllarda yeniden katılan Portnoy, Office Hours Live With Tim Heidecker adlı programa konuk oldu.

Programda Portnoy Josh Freese’in Foo Fighters’tan, Zak Starkey’in The Who’dan ve Jason Bonham’ın Sammy Hagar’ın grubundan ayrılmasını değerlendirdi. Ayrıca, Guns N’ Roses’ın uzun süredir birlikte çalıştığı davulcu Frank Ferrer ile yollarını “dostane” bir şekilde ayırması ve yerine Isaac Carpenter’ın gelmesi de gündeme geldi.

Miikka Skaffari/FilmMagic/Getty

Miikka Skaffari/FilmMagic/Getty
“Bence bu bir Spinal Tap komplosu. Hiç kimse güvende değil. Ringo Starr’ın oğlu The Who’dan kovuldu. John Bonham’ın oğlu Sammy Hagar’ın grubundan kovuldu. Yani, Ringo ve Bonzo’nun çocukları bile güvende değilse, hiç kimse güvende değil... Jason Bonham, aylar önce, sanırım geçen yılki yaz turnesi sırasında Sammy tarafından gruptan çıkarıldı.”

Portnoy sözlerine şöyle devam etti:
“Bu tam anlamıyla çılgınlık. Delilik.”

Ardından Portnoy, Taylor Hawkins’in 2022’deki ölümünün ardından 2023’te Foo Fighters’a katılan Josh Freese hakkında konuştu:
“Açıkçası bu şok edici. Josh’un harika olduğunu düşünüyordum... Yani evet, bu ürkütücü. Davulcular için korkutucu zamanlar.”

Programda, Freese’in yerine Hawkins’in oğlu Shane’in getirileceğine dair söylentiler de gündeme geldi. Shane, babası için düzenlenen anma konserlerinde Dave Grohl ve arkadaşlarıyla sahne almış, ayrıca geçen yaz Londra’da yeniden performans sergilemişti.

Portnoy bu iddialara karşılık şöyle dedi:
“Ama az önce de söylediğim gibi, ünlü davulcuların oğulları bile güvende değil. Artık bunun bir önemi yok.”

Geçtiğimiz hafta, Shane Hawkins’in devam eden spekülasyonlar arasında Chevy Metal grubuyla turneye çıkacağı duyurulmuştu.

Zak Starkey’in The Who’dan ayrılığıyla ilgili konuşan Portnoy, şunları söyledi:
“Bilmiyorum, o görüntüleri izlediniz mi? Zak Starkey ile yaşanan durum geçen ay Royal Albert Hall’daki bir konser sırasında başladı. ‘The Song Is Over’ı çalıyorlardı ve Roger (vokalist) ikinci kıtaya erken girdi, grubu durdurdu ve miksajda davulların onun monitörünü bastırdığını söyleyerek suçu oraya attı.”
“Ancak şunu unutmayalım Zak Starkey elektronik davul seti kullanıyordu, yani bu zaten akustik setten düşürülmüş bir seviyede. Elektronik set olduğu için de sesi tamamen ses teknisyeni tarafından kontrol edilebiliyor. Yani bir suçlu varsa o da monitörcü olmalıydı, Zak değil.”

Portnoy, Dream Theater’daki ve yer aldığı diğer projelerdeki geleceğiyle ilgili olarak şakayla karışık bir dert yandı;
“Şu noktada hayatım ve kariyerim için korkuyorum. Ve yaklaşık 15 grubum olduğu için, şu anda kovulma ihtimalim 15 kat daha fazla. Şans bana hiç gülmüyor.”

Dream Theater, Kuzey Amerika’daki 40. yıl turnesinin son ayağını Mart ayında tamamladı ve bu yaz Avrupa’da bir dizi konser verecek. Grup, sonbaharda ABD’ye dönmeyi planlıyor. Şubat ayında çıkan son albümleri “Parasomnia”, 2009’dan bu yana Portnoy’un yer aldığı ilk Dream Theater kaydı oldu.
 

KeNZai

Pure Parfum
Satış Onaylı
Katılım
23 Ara 2024
Mesajlar
673

İzmir Çıkışlı Black Metal Grubu Cataclysmic, "The Mors Incipit" Adlı İlk Albümünü Yayımladı


Cataclysmic 2025

Cataclysmic 2025

Cataclysmic, Temmuz 2022'de Dracul ve Betrayer (Berk) tarafından İzmir'de kurulan bir black metal grubudur.

Kurulduktan kısa bir süre sonra grup, Nokken, Narhg ve Corpse'u kadrosuna kattı.

Başlangıçta bir cover grubu olarak performans sergileyen Cataclysmic, 2023'te orijinal bestelere doğru ilk adımlarını attı.

Bu dönemde kurucu üyelerden biri olan Betrayer (Berk) gruptan ayrıldı ve yerine Beleth geçti.

Beleth'in gelişiyle Cataclysmic, "Death Begins", "Misanthropic Blackvisions" ve "Cross Is The Place" gibi parçalarla yeraltı black metal sahnesinde kendine bir isim yaptı.

Müzikal olarak grup, ikinci dalga black metal ve extreme black metal stillerine bağlılığıyla öne çıkıyor. Son konserlerinin ardından grup, müzikal yolculuğuna devam ederken albüm kayıtlarına başladı ve Mors Incipit adlı ilk DEBUT albümlerini dinleyicileriyle buluşturdu. Albüm, Cataclysmic'i tanımlayan toplum nefretini, saf kara kötülüğün ham özünü ve ruhunuzu rahatsız edecek karanlık riff'leri koruyor.

"Her beste, inşa ettiğimiz saf karanlığı temsil ediyor."

"Mors Incipit" Tracklist:

01.7th Gate

02.Death Begins

03.Misanthropic Blackvisions

04.The Black Vampire

05.My Prayer

06.Darkness Shall Feast Upon Your Soul

07.Pure Fucking Death

08.Blackened Skies

09.Sword Of Hatred

 

KeNZai

Pure Parfum
Satış Onaylı
Katılım
23 Ara 2024
Mesajlar
673

Zak Starkey, The Who’dan “Kovulduğunu” Söylüyor “Roger Daltrey ile Yaptığım Görüşme İkimizin de Aklını Karıştırdı”


Zak Starkey, The Who grubundan “kovulduğunu” kesin bir dille ifade ederken, Roger Daltrey ile yaptığı ve ikisini de “tam anlamıyla kafası karışmış” halde bırakan bir görüşmeden bahsetti.

Grubun yaklaşan ABD veda turnesi öncesinde, The Who’nun mevcut kadrosu hakkında çokça tartışma yaşanmıştı. Geçtiğimiz ay, 1996’dan bu yana grubun bir parçası olan Ringo Starr’ın oğlu davulcu Zak Starkey’in, gruptan çıkarıldığını kamuoyuna açıkladığı düşünülüyordu. Ancak sadece birkaç gün sonra, Pete Townshend bu iddiayı yalanladı ve Starkey’in hâlâ kadroda olduğunu, görevden alınmasının söz konusu olmadığını açıkladı.

Tim Mosenfelder/WireImage/Getty

Tim Mosenfelder/WireImage/Getty

Ancak 18 Mayıs tarihinde işler iyice karıştı. Townshend, bu kez resmi bir açıklama yaparak Starkey’in gruptan ayrıldığını duyurdu ve “değişim zamanı geldi” dedi. Starkey’in "yeni projelerini" gerekçe göstererek, ona “başarılar diledi”.

Sonrasında Roger Daltrey de ayrılığı doğruladı ancak bunun bir “kovulma” değil, Starkey’in diğer müzikal projelerine odaklanmak için “emekli olması” anlamına geldiğini belirtti. Daltrey, Starkey’in yeni şarkısı yakında yayımlanacak olan süper grup Mantra Of The Cosmos ile çalışmalarına dikkat çekti. Şarkının yazarlığını ise Noel Gallagher üstlendi.

Ancak Starkey, Instagram'da yaptığı son paylaşımda bu açıklamalara pek inanmadığını gösterdi ve The Who ile diğer projeleri arasında bir takvim çakışması olmadığını açıkça vurguladı.
“Bu tam bir saçmalık. Kovuldum. Roger’ın buna getirdiği yeni isim ‘emeklilik’... Sırf diğer projelerimi tamamlayayım diye. Geçen hafta Roger’ı aradım ve ona bizzat Jamaika’daki stüdyomda yaklaşık iki aydır projelerimi tamamladığımı söyledim. Mantra Of The Cosmos’un yeni teklisi önümüzdeki hafta çıkıyor ve sonrasında uzun süre tamamen müsaitim dedim… Biraz şaşırdı ama anladı.”

Devamında şunları ekledi:
“Gerçek şu ki sonbahar için hiçbir planım yoktu, çünkü The Who ile turneye çıkacağımı düşünüyordum. Mantra’daki grup arkadaşlarım da (Oasis’ten Andy Bell ve Happy Mondays’ten Shaun Ryder) yıl sonuna kadar meşgul. Yani bu açıklamalar tamamen saçmalık. Kovuldum mu, emekli mi oldum bilemiyorum ama kesin olan şu, bu adamlardan 20 yaş daha gencim ve söyledikleri kadar yaşlı değilim.”

Başka bir paylaşımında ise “GÜRÜLTÜ&KARIŞIKLIK!!!!” başlığıyla şunları yazdı:
“Geçen haftanın sonunda Roger’la harika bir telefon görüşmesi yaptık ama bu konuşma ikimizi de daha da çok kafa karışıklığına sürükledi!!!”

Starkey’nin ayrılığının ardından, The Who’nun veda turnesinde davulları Scott Devours devralacak. Devours daha önce de Daltrey’nin solo grubunda yer almıştı. Görevi devraldıktan sonra yaptığı açıklamada bu sorumluluğun “muazzam bir ağırlık taşıdığını” belirtti ve hayranların Starkey’nin ayrılığına üzülmesini “tamamen anladığını” ifade etti.

The Who’nun veda turnesi 16 Ağustos’ta Florida’da başlayacak. Turne boyunca New Jersey, Pennsylvania, Massachusetts ve New York gibi eyaletlerde de konserler verilecek.
 

KeNZai

Pure Parfum
Satış Onaylı
Katılım
23 Ara 2024
Mesajlar
673

Paradise Lost, Davulcu Guido Zima Montanarini ile Yollarını Ayırdı!


6717a0_676fc890a27147b590f850ddac2c9b5f~mv2.jpg


Paradise Lost, The Devil Embraced Kuzey Amerika turnesinin hemen ardından yaptığı açıklamayla davulcuları Guido Zima Montanarini ile yollarını ayırdığını duyurdu. Bu haber, grubun takipçileri için oldukça şaşırtıcı oldu çünkü Zima gruba daha Mart 2023’te katılmıştı. Fin davulcu Waltteri Väyrynen’in yerini alan Zima, Paradise Lost bünyesinde yalnızca iki yıl geçirmişti.

Grup, Guido Zima'nın ayrılığıyla ilgili olarak şu resmi açıklamayı yaptı:
“Davulcumuz Guido Zima ile yollarımızı ayırma yönünde zor bir karar aldık. Gruba yaptığı katkılardan dolayı Guido’ya teşekkür ediyor ve gelecekteki çalışmalarında başarılar diliyoruz. Destekleriniz ve anlayışınız için minnettarız. Bir sonraki bölüme geçmek için sabırsızlanıyoruz.”

Paradise Lost’un yeni davulcusunun kim olacağı ise henüz açıklanmış değil.

1748803499396.png
 

KeNZai

Pure Parfum
Satış Onaylı
Katılım
23 Ara 2024
Mesajlar
673

Dave Mustaine’den Metallica’ya ‘Enter Sandman’ Suçlaması “Gidin Excel Grubunu Dinleyin”


Megadeth'in kurucusu ve vokali Dave Mustaine, Metallica’nın efsane şarkısı Enter Sandman’in riff’inin başka bir gruptan çalındığını iddia etti.

1980’li yıllarda Metallica bünyesinde yer alan, daha sonra Megadeth’i kurarak kendi yolunu çizen Dave Mustaine, The Shawn Ryan Show’da yaptığı açıklamalarda, Metallica’nın en bilinen şarkısı Enter Sandman’in temel riff’inin aslında Excel grubunun 1989 çıkışlı Tapping Into The Emotional Void parçasından alındığını iddia etti.

6717a0_d70a0216b4254371818511c5684570cc~mv2.jpg


Mustaine, röportajda Metallica’dan ayrılma sürecine dair konuşurken şu sözleri dile getirdi:
“Hiçbir zaman ‘gruptan ayrıldım’ demedim çünkü insanların benim haksız yere kovulduğumu bilmesini istedim ve umurumda değildi. Çünkü biz (Megadeth) onlar kadar büyük olmasak da… onların en büyük işlerinden olan Enter Sandman (Excel grubunun şarkılarının adı sanırım Into the Unknown gibi bir şeydi…) ona oldukça benziyor.”

Mustaine’in sözünü ettiği parça aslında Tapping Into The Emotional Void. Hem gitar riff’i hem de girişteki davul yapısıyla iki parça arasında benzerlik olduğunu düşünen dinleyiciler uzun süredir bu iddiayı dile getiriyordu.


Mustaine, bu benzerliğe yaklaşık 20 yıl önce de dikkat çekmişti. Consequence’ın aktardığına göre Excel üyeleri 2003 yılında Metallica’ya dava açmayı bile düşünmüş, ancak bu süreç yasal bir adımla sonuçlanmamıştı.

Röportajın devamında Mustaine, gruptan kovulmasının ardından yerine gelen Kirk Hammett’in kendi yazdığı materyalleri kullanmasına da tepki gösterdi:
“Çok kızgındım ve onları affetmek istemedim. Ayrılırken, ‘Müziğimi kullanmayın’ dedim. Elbette kullandılar. Ride the Lightning’i ben yazdım. The Call of Ktulu’yu ben yazdım. Başka ne var? Phantom Lord, Metal Militia, Jump in the Fire, The Four Horsemen. Leper Messiah’ın da çoğu bana ait. Ama bana atıfta bulunmadılar. Onları onlar yapan müziklerin çoğunu ben yazdım. İlk albümdeki tüm sololar bana aitti Kirk ne kadar denese de ancak kopyalayabildi.”
 

KeNZai

Pure Parfum
Satış Onaylı
Katılım
23 Ara 2024
Mesajlar
673

Linkin Park'ın Münih'teki UEFA Şampiyonlar Ligi Finali Açılışı Performansı


 Sven Hoppe / DPA

Sven Hoppe / DPA

Linkin Park , dün akşam (31 Mayıs) Almanya'da düzenlenen 2025 UEFA Şampiyonlar Ligi finalinin maç öncesi açılışında sahne aldı.

Yakın zamanda yeniden bir araya gelen nu-metal ikonları, Fransız ekibi Paris Saint-Germain'in İtalyan devi Inter Milan'ı 5-0 yenmesinden önce Münih'teki Allianz Arena'da The Emptiness Machine , In The End , Numb ve Heavy Is The Crown'u seslendirdi.

 

KeNZai

Pure Parfum
Satış Onaylı
Katılım
23 Ara 2024
Mesajlar
673

Alman Thrash Metal Devi Sodom'dan Yeni Tekli


36c812_7a59c57e39954f26ab8ef010470eaf3b~mv2.png


Alman thrash metal efsanesi Sodom, Temmuz ayında yayınlayacağı yeni albümü The Arsonist'in üçüncü teklisi olan Taphephobia'yı yayınladı. Parça, bütün dijital müzik dağıtım platformlarından dinlenebilir.

 

KeNZai

Pure Parfum
Satış Onaylı
Katılım
23 Ara 2024
Mesajlar
673

VIMIC Joey Jordison’a Özel Anma Konseri Duyurdu


2013 yılında Slipknot’tan ayrılan Joey Jordison, sonrasında birçok yeni projeye imza attı. Bu projelerden biri de VIMIC. Jordison’un davulda yer aldığı grupta vokalde Kalen Chase, gitarda Jed Simon ve Kris Norris, bas gitarda Kyle Konkiel ve klavyede Matthew Tarach bulunuyordu. Yıllardır beklenen VIMIC’in çıkış albümünü yayımlamak için başlatılan Kickstarter kampanyasının sona yaklaşmasıyla birlikte grup, bu yıl içinde Jordison anısına özel bir konser vereceğini duyurdu.

6717a0_20ef74aa8d2c4591b2bc213c152a7c4dmv2.png


VIMIC, 3 Ekim’de Los Angeles, CA’daki Teragram Ballroom’da sahne alacak. Etkinliğe Joey Jordison Vakfı ev sahipliği yapacak. Gecede Jordison’un Murderdolls grubundan eski grup arkadaşı Wednesday 13 de sahne alacak ve sürpriz konuklar da geceye eşlik edecek. Biletler 6 Haziran’da satışa çıkacak.

VIMIC’in uzun süredir beklenen albümü “Open Your Omen”in hikâyesi ise oldukça eskiye dayanıyor. Grup, ilk teklisi “Simple Skeletons”ı 6 Mayıs 2016’da, ardından “She Sees Everything”i 16 Mayıs’ta ve “My Fate”i 3 Haziran’da yayımladı. Daha sonra Kris Norris gruptan ayrıldı ve yerine Steve Marshall geldi. Grup, “Open Your Omen” albümünü 2019’da çıkarmayı planlıyordu. Ancak albümün prodüktörü Kato Khandwala’nın 2018’de hayatını kaybetmesi, grup üyelerinin diğer projeleriyle meşgul olması ve son olarak Jordison’un 2021’deki ölümü nedeniyle bu süreç askıya alınmıştı.

 

KeNZai

Pure Parfum
Satış Onaylı
Katılım
23 Ara 2024
Mesajlar
673

Echoes Within, Yeni Single’ı “bipøreal”ı Yayınladı!


Echoes Within

Echoes Within

Echoes Within, ikinci single’ı “bip∅real” ile albümden bir ipucu daha verdi. Modern metali elektronik katmanlar ve soyut ses manzaralarıyla buluşturduğu ilk parça “avernus.exe”nin ardından, grup bu kez daha karanlık ve çok katmanlı bir anlatıyla karşımızda.

“bip∅real”, atmosferik yapısı ve elektronik dokularla örülü dinamik akışıyla sadece grubun teknik becerisini değil, aynı zamanda anlatıdaki derinliğini de vurguluyor. Şarkının mastering süreci ise yeniden Ste Kerry’ye emanet edildi.

Grubun gelecekteki projelerine dair ipuçları taşıyan “bip∅real” şimdi tüm dijital platformlarda dinlenebilir. Yeni single’ı dinlemek ve grup hakkındaki güncellemelerden haberdar olmak için sosyal medya hesaplarını takip etmeyi unutmayın!

 

KeNZai

Pure Parfum
Satış Onaylı
Katılım
23 Ara 2024
Mesajlar
673

Battle Beast Yeni Albümü “Steelbound”u Duyurdu ve Aynı İsimli Başlık Parçasını Videosuyla Yayınladı


c86922_5193a1d2fa334628b3f85b776f42bda4~mv2.jpg


Fin metal grubu Battle Beast, yedinci stüdyo albümleri "Steelbound"u Ekim ayında Nuclear Blast aracılığıyla yayınlayacak. Grup, geçtiğimiz ay "Steelbound" albümünden "Last Goodbye" adlı ilk tekliyi yayınlamıştı.


0ebc5a_659b092c177b4b10b21e3b7aeafa9896mv2.png


“‘Steelbound’ aynı anda hem ağır hem de hafif bir şarkı. Hem kompozisyon hem de sözler açısından duvarları patlatarak geçiyor, ritmi ve gözdeki küçük ışıltıyı da unutmadan,” diyor grubun klavyecisi, yapımcısı ve parçanın bestecisi Janne Björkroth.

Meydan okuma ve dayanıklılığın gürleyen marşı olan “Steelbound”, reddedilmiş, küçümsenmiş veya susturulmuş herkes için güç dolu bir savaş çığlığı.

“‘Steelbound’ hepimizle ilgili bir şarkı. Adaletsizliğe direnme gücü ve herkese ait olan saygıyla ilgili. Bazen ayarlar biraz farklı olabilir, ancak tutumlarınızı sürekli olarak ayarlayabilirsiniz ve ayarlamalısınız,” diye düşünüyor Janne.

Noora Louhimo ekliyor: "Çocukken okulda zorbalığa uğradım ve yetişkin olduğumda profesyonel ve özel hayatımda kadın düşmanlığı ve cinsiyetçilik yaşadım. Tüm bu deneyimler sayesinde, her zaman adaletsizliğe karşı savaşan bir insan oldum. 'Steelbound', zorlu yaşam durumlarında ve ilişkilerde yol almaya çalışan hepimiz için bir güç şarkısı. Şarkı acı verici şeyleri ele alıyor, ancak aynı zamanda bize dünyanın adaletsizliklerine karşı savaşmaya devam etmek için güç veriyor. Birlikte yükselelim, çünkü biz 'Steelbound'uz!'"

Battle Beast yaklaşan albümleri için beklentiyi artırmaya devam ederken, "Steelbound" grubun destansı yolculuğunda bir başka ateşli bölümü işaret ediyor; metal dünyasını alevlendirmeyi vaat eden bir bölüm.

Tekliye, şarkının ateşli ruhunu ve güçlendirme mesajını görsel olarak güçlendiren bir müzik videosu eşlik ediyor ve parçanın kendisi kadar güçlü bir sinematik deneyim sunuyor.

 

KeNZai

Pure Parfum
Satış Onaylı
Katılım
23 Ara 2024
Mesajlar
673

Paradise Lost, Yeni Albümü "Ascension"ı Duyurdu, Yeni Teklisi "Silence Like The Grave"i Videosuyla Yayınladı


0ebc5a_fc63ea1ee3354eb18173e959c3cf84a0~mv2.jpg


Gotik death/doom grubu Paradise Lost, 19 Eylül'de Nuclear Blast Records aracılığıyla yayınlanacak olan yaklaşan albümleri Ascension’ı duyurdu. Grubun 2020'de beğeni toplayan Obsidian'ın ardından 5 yıl aradan sonra çıkardığı ilk albümün prodüktörlüğünü gitarist Gregor Mackintosh, miksajını ve masteringini ise Lawrence Mackrory üstlendi. Bugün, ilk parçaları "Silence Like The Grave"i yayınladı.

Paradise Lost, bu yaz King Diamond ile birlikte ve Avrupa'daki festivallerde sahne alacak ve ardından sonbaharda "Ascension of Europe" turnesinin ilk bölümüne başlayacak.

Vokalist Nick Holmes, albüm hakkında yorum yaparken şunları söylüyor: "Ascension, erimiş sefaletin bir geçit töreni, görkemli zaferin ve acınası trajedinin kötü dünyasında güçlü bir kederle dolu yürüyüş."

c86922_25b0f263e9144be1b7f619edf71e4834mv2.png

Ascension'ın albüm kapağında, Londra'daki Tate Galerisi'nde asılı duran, ünlü İngiliz sanatçı George Frederic Watts'ın The Court of Death (1870-1902) adlı tablosu yer alıyor. Tabloda, Ölüm, gün doğumunu ve umut yıldızını koruyan alegorik Sessizlik ve Gizem figürleriyle çevrili tahtta oturan bir melek olarak tasvir edilirken, bir savaşçı kılıcını ve bir dük tacını teslim ediyor ve bu da dünyevi statünün hiçbir koruma sağlamadığını gösteriyor. Albümdeki şarkılar, hüzünlü dizeler ve uğursuz riffler ile bu kasvetli atmosferi destekliyor.

Ascension Parça Listesi:

1.
Serpent On The Cross
2. Tyrants Serenade
3.Salvation
4. Silence Like The Grave
5. Lay A Wreath Upon The World
6. Diluvium
7. Savage Days
8. Sirens
9. Deceivers
10. The Precipice
 

KeNZai

Pure Parfum
Satış Onaylı
Katılım
23 Ara 2024
Mesajlar
673

‘Satan’s Spawn’ ve Ötesi: Volbeat’ten Akıldışı Bir Geri Dönüş

ef850b_6f1a3a56fc9e48018b1383aa1e434bce~mv2.jpg


Volbeat’in solisti Michael Poulsen, Full Metal Jackie ile yaptığı röportajda, grubun yeni albümü God of Angels Trust’ın yaratım sürecine dair oldukça samimi açıklamalarda bulundu. Uzun bir aranın ardından yeniden stüdyoya dönen grup, bu kez her şeyi farklı yapmaya karar verdi: kuralları bir kenara bırakmak ve içgüdüsel olanın peşinden gitmek.

“Hiçbir şeyi fazla düşünmeden, müziğe başladığımız ilk günlerdeki o saf heyecanı bulmak istedik,” diyen Poulsen, bu süreçte daha önce öğrendikleri tüm yapısal kuralları bilinçli olarak bir kenara bıraktıklarını anlattı. Bu yaklaşımın en çarpıcı örneklerinden biri, nakarat içermeyen ve ismiyle bile dinleyiciyi ters köşe yapan şarkı:“In the Barn of the Goat Giving Birth to Satan's Spawn in a Dying World of Doom”.

Grup bu yeni dönemde, bir yandan geçmişin masumiyetiyle temasa geçerken, diğer yandan da yılların getirdiği tecrübeyi yadsımadan bir denge kurmayı başarmış. “Eskiden köprü, nakarat, pre-koro nedir bilmezdik. Sadece riffleri yazardık ve üstüne vokal koyardık. O şarkıları hâlâ çalıyoruz ve insanlar hâlâ seviyor,” diyen Poulsen, grubun özüne dönüşünü bu sözlerle özetliyor.

Arada geçen zaman, sadece müzikal olarak değil, fiziksel olarak da bir yeniden doğuşa vesile olmuş. Poulsen, geçirdiği üçüncü gırtlak ameliyatının ardından sesini toparlamak için zamana ihtiyaç duyduğunu; bu sürede Asinhell ile taze bir enerji kazandığını ve sonunda Volbeat için yeniden hazır hissettiğini söylüyor.

Volbeat, God of Angels Trust ile dinleyicilerine “kendi DNA’sına sadık ama alışılmışın dışında” bir albüm sunuyor. Klişelerden uzak, içgüdülerle yazılmış ve özgürce yaratılmış bir müzikal yolculuk.

 

KeNZai

Pure Parfum
Satış Onaylı
Katılım
23 Ara 2024
Mesajlar
673

Slipknot’tan Eksik Kadro: Clown Ailevi Sebeplerle Avrupa Turnesinden Uzakta


ef850b_9ffa1f3b08904d23875d8f6c11894db7~mv2.jpg


Slipknot’un kurucu üyelerinden perküsyonist Shawn “Clown” Crahan, Almanya’daki Rock Am Ring ve Rock Im Park festivallerindeki headline performanslarına ailevi bir acil durum nedeniyle katılamadı. Crahan, grubun 4 Haziran’da başlayan Avrupa yaz turnesindeki tüm konserleri şu ana kadar kaçırmış durumda.

Vokalist Corey Taylor, Nürburgring pistindeki 90.000 kişilik kalabalığa hitap ederek Crahan’ın yokluğunu duyurdu: “Ne yazık ki Clown şu an burada değil, ailesiyle ilgilenmek üzere Amerika’da. Burada olmayı çok istedi ama hepinize sevgilerini gönderiyor.”

Taylor, seyirciden Clown için tezahürat isterken, grubun eksiksiz bir enerjiyle performansı sürdürmeye kararlı olduğunu da ekledi: “Şimdi bu eksikliği telafi etmek için buradayız. Tanrı şahidim olsun, bunu yapacağız!”

Slipknot’un turnesi 10 Haziran’da Hannover’daki Expo Plaza konseriyle devam edecek. Clown’un turun geri kalanına katılıp katılamayacağı ise henüz netlik kazanmadı.

 
Son düzenleme:

KeNZai

Pure Parfum
Satış Onaylı
Katılım
23 Ara 2024
Mesajlar
673

Pentagram’ın Hikayesi İspanya'ya Taşındı


Pentagram’ın Türkiye’de metal müzik sahnesine kazandırdığı özgün müzikal kimliği, bu kez akademik bir bağlamda mercek altına alındı. 3-6 Haziran 2025 tarihleri arasında İspanya’nın Sevilla kentinde düzenlenen 7. Uluslararası Metal Müzik Çalışmaları Konferansı’nda, Ege Üniversitesi Amerikan Kültürü ve Edebiyatı Bölümü’nden Dr. Öğr. Üyesi Melis Mülazımoğlu, grubun müzikal ve kültürel dönüşümünü odağına alan bir sunum gerçekleştirdi. "Anatolia, Turkish Heavy Metal and Beyond: Pentagram’s Role as a Mending Wall" başlığını taşıyan sunum, hem katılımcıların hem de metal müzik araştırmacılarının yoğun ilgisini çeken başlıklardan birisiydi.

d56f9e_e4785a131c444193ab211a48d4b576b2~mv2.jpg


Sunumda, grubun 1980’lerin sonunda İngilizce sözlü thrash metal üretimleriyle başladığı serüvenin, zamanla Anadolu’nun melodik yapısına, halk şiirine ve geleneksel enstrümanlara yöneldiği bir sürece nasıl evrildiği tartışıldı. Özellikle Unspoken albümündeki "Vita es Morte" parçası, grubun thrash çizgisini koruyarak ulaştığı müzikal olgunluğun bir göstergesi olarak öne çıktı.


Bu örneğin ardından thrash çizgisine rağmen kapanışında Mehter Marşı’na yer veren “No One Wins the Fight” parçasına da değinildi. Grubun yerel motiflere yöneliminin ise 1997 tarihli üçüncü albüm Anatolia ile daha belirgin hale geldiği ifade edildi. Ney, bağlama ve saz gibi enstrümanların da bazı şarkılarda müzikal yapıyı doğrudan taşıdığı hatta “Gündüz Gece”, “Anatolia” ve “1000 in the Eastland” gibi parçalarda bu sentezin stüdyo kayıtlarıyla sınırlı kalmayıp sahne performanslarında da kendini gösterdiği belirtildi.

d56f9e_858b187f9d31441abe921f5e51b8c279~mv2.jpg


Şarkı sözlerinde halk edebiyatı ve tasavvuf geleneğiyle kurulan bağ da öne çıktı. 2002 tarihli Bir albümünde Aşık Veysel ve Aşık Dertli’nin dizelerine yer verilerek Anadolu’nun sözlü mirasının metal müziğe taşındığı vurgulandı. Albümün grubun daha geniş bir dinleyiciye ulaşmasına kapı araladığı ve Pentagram’ı sahne dışında da kültürel tartışmaların parçası haline getirdiği ifade edildi. Mülazımoğlu, özellikle "Şeytan Bunun Neresinde" ve "Bir"in, dönemin Türkiye’sinde metal müziğe yöneltilen tepkilere karşı, halk müziğinden aldığı gücü modern sound’la birleştirerek sembolik bir duruş sergilediklerini belirtti.


Sunumda öne çıkan noktalardan biri de, Robert Frost’un “Mending Wall” şiirinden alınan “mending wall” metaforuydu. Mülazımoğlu, bu kavram aracılığıyla Pentagram’ın Doğu ile Batı, yerel ile küresel, geleneksel ile modern arasında kurduğu dengeye işaret etti. Bu yaklaşım, salondaki dinleyiciler tarafından da özellikle ilgiyle karşılandı.

d56f9e_ba35af3029cc4da2b5e11ac4acdd906e~mv2.jpg


Bu sunum sayesinde Pentagram’ın kültürel ve müzikal mirası uluslararası akademik platformda yeniden ele alınırken Türkiye’de uzun süredir görünürlükten uzak kalan metal müzik çalışmaları da uluslararası bağlamda tartışmaya açılmış oldu. Yerli müzik sahnesine dair araştırmaların da önünü açan bu sunum metal müzik alanında çalışmak isteyen araştırmacılar adına da ilham verici bir örnek teşkil etti.
 

KeNZai

Pure Parfum
Satış Onaylı
Katılım
23 Ara 2024
Mesajlar
673

Heaven Shall Burn'den Rock Am Ring'e Üzüntülü Bir Ara Veriş


ef850b_5c105fea245f43729e7a693c92667c03~mv2.jpg


Almanya'nın en büyük festivallerinden biri olan Rock Am Ring, bu yıl ekstrem metal sahnesinin sevilen temsilcisi Heaven Shall Burn için can sıkıcı bir anıya dönüştü. Grup, sahneye çıktıktan yalnızca bir şarkı sonra konseri yarıda kesmek zorunda kaldı. Nedeni ise, vokalist Marcus Bischoff’un sahnede yaşadığı ani bir boyun sakatlığı'ydı.

Performans öncesinde hiçbir fiziksel sorun belirtisi göstermeyen Bischoff, ilk şarkı sonrası aniden rahatsızlandı ve hemen hastaneye kaldırıldı. Grup, hayranlarına yaptığı içten açıklamada şu sözlere yer verdi:

“Ne olduğunu hâlâ anlayabilmiş değiliz. Marcus sahneye çıkmadan önce hiçbir problem yaşamamıştı. Her şey muazzam gidiyordu. Sahneye hazırdık. Ancak yaşananlar bizi derinden sarstı. Yalnızca üzüntü değil, aynı zamanda sizden gördüğümüz dayanışma ve anlayışla gelen tarifsiz bir minnettarlık hissediyoruz. O alandaki her birinize tek tek sarılmak isterdik.”

⚠️ Konserler İptal Edildi, Tanı Konuldu Ertesi gün, Marcus Bischoff Instagram hesabı üzerinden bir açıklama yaptı ve sağlık durumuna ilişkin şu bilgileri paylaştı: "Merhaba dostlar. Söz verdiğim gibi sizlere bir güncelleme yapmak istiyorum. Dün gece hastanedeydim ve bir uzmana muayene oldum. Görünüşe göre farkında olmadan kaptığım bir enfeksiyon varmış. Bu nedenle bugün Pilsen’deki Metalfest konserimizi ve önümüzdeki salı Ljubljana’da In Flames ile vereceğimiz konseri iptal etmek zorundayız. Bu karar kalbimizi kırıyor ama pes etmek gibi bir niyetimiz yok. En kısa sürede güzel haberlerle geri dönmeyi umuyorum! – Molle ve HSB ekibi." Açıklamalardan anlaşıldığı üzere boyun sakatlığının altında yatan nedenin, fark edilmeden ilerleyen bir enfeksiyon olduğu ortaya çıktı. Bu nedenle grup, 10 Haziran'daki in Flames ile Ljubljana konserini de iptal etmek zorunda kaldı. Heaven Shall Burn’un sahneyi terk etmek zorunda kalması oldukça üzücü bir durum. Rock am Ring festivalinde HSB'yi dinlemeye gelen binlerce hayranını hüsrana uğratan bu durum umarız bir an önce geçer. Şimdi gözler Marcus’un iyileşmesinde ve grubun sahnelere kaldığı yerden daha güçlü bir şekilde dönmesinde.
 

KeNZai

Pure Parfum
Satış Onaylı
Katılım
23 Ara 2024
Mesajlar
673

Rammstein-Lügen: Yalan ve Autotune


a22ecb_5e84fe7e41094237b82671b0604579a6~mv2.jpg


Rammstein, otuz yılı aşkın kariyerinde her daim sahne şovları, sert endüstriyel soundları ve sansasyonel söylemleriyle dikkat çekmiş bir grup. Ancak 2022 yılında yayımlanan Zeit albümüyle birlikte, grup geçmişine nazaran daha içe dönük, daha kişisel ve varoluşsal temalarla örülü bir anlatıya yöneldi. Bu albümün içinde yer alan “Lügen” parçası, form ve içerik açısından hem Rammstein diskografisinde hem de çağdaş endüstriyel metal anlatımında dikkat çekici bir örnek teşkil etmektedir. Özellikle vokal üzerine uygulanan autotune efekti, şarkının dramatik yapısını desteklemekle kalmayıp, tematik yapaylık algısının da merkezine oturmaktadır.

Lirik İçerik: Yalanın Katmanlı Anlatımı

“Lügen” kelimesi Almanca’da “yalan” anlamına gelir ve şarkı boyunca işlenen ana temayı açıkça ortaya koyar. Parçada anlatıcı; sevgi, aile, bağlılık gibi insani deneyimleri birer birer sıralar ve ardından her birini “Ich lüge” (Yalan söylüyorum) ifadesiyle inkâr eder. Bu yapı, sadece birer bireysel yalanın değil, daha derin bir öz-kandırma halini ele alır.

Sözlerin yalınlığı, anlatıcının ruhsal çöküşüne ironik bir biçimde ışık tutar. Anlatı kişisel bir günah çıkarma olmaktan ziyade, modern bireyin gerçeklik algısının ne kadar kırılgan olduğunu öne çıkarır. Bu durum, müzikteki dijital müdahaleyle birleşerek çok katmanlı bir yabancılaşma deneyimi sunar.

Müzikal Yapı: Minimalizm ve Gerginlik

Rammstein’ın önceki albümlerinde alışık olunan agresif gitar riffleri, dinamik davullar ve endüstriyel synth’ler bu parçada oldukça geride durur. “Lügen”, çoğunlukla elektronik altyapıya dayalı, sade ve karanlık bir atmosfer üzerine kuruludur. Bu atmosfer, şarkının duygusal içeriğiyle paralel biçimde tasarlanmıştır.

Melodinin sade yapısı, dinleyicinin dikkatini doğrudan vokale ve sözlere yönlendirir. Bu da şarkıyı teknik açıdan değil, duygusal ve anlatımsal yoğunluk üzerinden etkili kılar. Müziğin en çarpıcı yönü ise, geleneksel yapısal patlamalardan uzak durması; şarkının dramatik yükselişi neredeyse tamamen vokal performansa ve dijital efektlere bırakılmıştır.

Autotune Kullanımı: Anlatının Dijital Katmanı

“Lügen”de Till Lindemann’ın vokali boyunca yoğun biçimde uygulanan autotune efekti, bu parçayı Rammstein repertuarında benzersiz kılar. Pek çok dinleyici için bu efekt alışılmadık, hatta rahatsız edici olabilir. Ancak bu tercihin estetik değil, tematik ve konsept bir işlevi vardır.

Autotune’un Anlam Katmanları

Yapaylık Üzerine Bir Yorum: Şarkının ana teması olan “yalan” kavramı, autotune sayesinde doğrudan sese işlenir. Gerçek bir sesin üstüne binen dijital katman, dinleyiciye doğrudan şunu söyler: “Bu ses de gerçek değil.” Böylece, sesin kendisi de anlatıcının söylediği yalanların bir parçası haline gelir. Bu, şarkıda söz ile formun uyum içinde çalıştığı nadir örneklerden biridir.

İtiraf Edilemeyen Bir Yüz: Till Lindemann’ın karakteristik vokali, normalde güçlü, tok ve otoriter bir yapıya sahiptir. Ancak “Lügen”de bu ses, yerini bozulmuş, titrek ve yapay bir tona bırakır. Bu çarpıtma, dinleyiciyle mesafeyi artırır ve anlatıcının bile kendisine yabancılaştığı izlenimini yaratır.

Dijitalleşen İnsan Temsili: Günümüzde bireylerin dijital ortamlarda kendilerini filtreler, efektler ve kurgu içeriklerle yeniden var etmeleriyle benzer şekilde, Till’in sesi de dijital olarak yeniden inşa edilir. Bu durum şarkıyı yalnızca bireysel bir dram değil, çağın ruhuna yönelik bir eleştiri haline getirir.

Teknik Olarak Autotune’un Kullanımı

Teknik anlamda “Lügen”deki autotune, perde düzeltmesi (pitch correction) amacıyla değil, doğrudan sesin karakterini değiştirecek biçimde uygulanmıştır. Vokal katmanları üzerinde formant manipulation, yani sesin tınısını değiştiren filtreler kullanıldığı anlaşılmaktadır. Ayrıca bazı yerlerde vocoder benzeri dijital filtrelemelerle sesin neredeyse “robotik” bir hal alması sağlanmıştır. Bu tercih, parçanın sonunda insan sesiyle teknoloji arasında net bir ayrım kalmadığını hissettirir.

Rammstein Diskografisinde “Lügen”

Rammstein’ın bugüne kadar yayımladığı şarkılarda çoğu zaman dış dünyaya yöneltilmiş bir öfke, ironi ya da eleştiride bulunur. “Lügen” ise bu dışa dönüklüğün tersine, tamamen içe dönük, kişisel ve kırılgan bir atmosfer sunar. Özellikle “Ohne Dich”, “Frühling in Paris” ya da “Dalai Lama” gibi daha lirik anlatımlara sahip şarkılarla ruhsal benzerlikler taşısa da, “Lügen”in biçimsel farklılığı onu apayrı bir konuma yerleştirir.

Sonuç: Yalanın Sesi, Sessizliğin Yankısı

“Lügen”, sadece bir yalan anlatısı değil; modern insanın gerçeklikle kurduğu ilişkinin dijital çağda ne kadar bozulduğunun da bir ifadesi. Rammstein, bu şarkıyla dinleyicisine basit bir şok değil, daha derin bir sorgulama sunuyor: Duyduğun ses kimin? Anlattığın hikâye sana mı ait? Ve en önemlisi, yalan söylediğinde bile kime konuşuyorsun?

Gerçekliğin sesi artık tanınmıyor olabilir. Ve belki de bu yüzden, “Lügen”deki autotune estetik bir efekt değil, çağımızın ruhuna uygun bir yankı olarak yerleşiyor.
 

KeNZai

Pure Parfum
Satış Onaylı
Katılım
23 Ara 2024
Mesajlar
673

Till Lindemann'dan Yeni Single: ''Und die Engel singen'' Yayında


a22ecb_62709e7be3624f248a9b0e55e2ff8c59~mv2.jpg


Rammstein'dan tanıdığımız ve 6 Aralık'ta ülkemizde konser verecek olan Till Lindemann yeni teklisi ''Und die Engel singen'i tüm platformlardan yayınladı. David Lynch anısına başlığıyla dikkat çeken şarkının klibi 11 Haziran 2025 Türkiye saati ile 12:00'de yayınlandı.


 
Üst