Rock/Metal Dünyasında Neler Oluyor? En Son Gelişmeler Ve Haberler!

Joey Jordison’ın Ailesi, Vimic’in Yayınlanmayan Albümü İçin Destek Kampanyası Başlatacak​

Erken yaşta kaybettiğimiz, davulun yanı sıra birçok enstrümanda yetenekli Joey Jordison'ın ailesi, kurucu ortaklarından olduğu heavy metal grubu Vimic’in uzun süredir beklenen ilk stüdyo albümü Open Your Omen’ın yayımlanma sürecinde olduğunu açıkladı.

Albümün başlangıçta 2018 yılında yayımlanması planlanıyordu. Ancak yapımcıları Kato Khandwala’nın trajik ölümü nedeniyle proje ertelendi. Birkaç yıl sonra, Joey Jordison’ın vefatıyla grup tamamen duraksadı.

Şimdi, altı yılın ardından umut verici bir güncelleme geldi. Jordison’ın ailesi, müzik haklarını geri almak için verdikleri uzun mücadelenin ardından, Vimic’in ilk albümünün yayımlanması için sonunda umut vaat eden bir tarih belirlediklerini duyurdu.

Ancak görünüşe göre grubun hayranlarının yardımına ihtiyacı olacak. Aile, albümün bağımsız olarak yayımlanabilmesi için Kickstarter üzerinden resmi bir kitlesel fonlama kampanyası başlatacaklarını duyurdu. Kampanya henüz resmî olarak başlamadı, ancak hayranlar kampanya yayına girdiğinde haberdar olmak için şimdiden kayıt yaptırabiliyor.

Jordison’ın ailesi, web sitesinde şu açıklamayı yaptı:
​

"Joey hiçbir şeyi küçük yapmazdı. Bu albümü, onun istediği şekilde yayımlamak istiyoruz; CD, çift LP ve merchandise (ürünler) için bizzat tasarımlarına katkıda bulunduğu çalışmaları hayata geçirerek ve hayranlarının desteğiyle albüm çıktığında en büyük etkiyi yaratmak istiyoruz."​

Genişletmek için tıkla ...

KeNZai' Alıntı:

Joey Jordison’ın Ailesi, Vimic’in Yayınlanmayan Albümü İçin Destek Kampanyası Başlatacak​

Erken yaşta kaybettiğimiz, davulun yanı sıra birçok enstrümanda yetenekli Joey Jordison'ın ailesi, kurucu ortaklarından olduğu heavy metal grubu Vimic’in uzun süredir beklenen ilk stüdyo albümü Open Your Omen’ın yayımlanma sürecinde olduğunu açıkladı.

Albümün başlangıçta 2018 yılında yayımlanması planlanıyordu. Ancak yapımcıları Kato Khandwala’nın trajik ölümü nedeniyle proje ertelendi. Birkaç yıl sonra, Joey Jordison’ın vefatıyla grup tamamen duraksadı.

Şimdi, altı yılın ardından umut verici bir güncelleme geldi. Jordison’ın ailesi, müzik haklarını geri almak için verdikleri uzun mücadelenin ardından, Vimic’in ilk albümünün yayımlanması için sonunda umut vaat eden bir tarih belirlediklerini duyurdu.

Ancak görünüşe göre grubun hayranlarının yardımına ihtiyacı olacak. Aile, albümün bağımsız olarak yayımlanabilmesi için Kickstarter üzerinden resmi bir kitlesel fonlama kampanyası başlatacaklarını duyurdu. Kampanya henüz resmî olarak başlamadı, ancak hayranlar kampanya yayına girdiğinde haberdar olmak için şimdiden kayıt yaptırabiliyor.

Jordison’ın ailesi, web sitesinde şu açıklamayı yaptı:



Vimic’in Open Your Omen albümü için hazırlanan resmi kampanya tanıtımı:

​

Genişletmek için tıkla ...

Turnstile iki yeni parça yayınladı! İlkinde Hayley Williams ve Dev Hynes yer alıyor​

Turnstile, SEEIN' STARS ve BIRDS adlı iki yeni single'ı ve bunlara eşlik eden bir de çift müzik videosu yayınladı...

Bu yeni şarkıla, hardcore grubunun uzun zamandır beklenen yeni albümünün başlık parçası olan ve bu ayın başlarında çıkan NEVER ENOUGH'ın ardından geliyor.

İkisinin de birbirinden çok farklı tatları olduğunu söyleyelim. İlkinde Paramore'dan Hayley Williams ve Blood Orange'dan Devonté Hynes'ın ek konuk vokalleri de yer alıyor.

NEVER ENOUGH, 6 Haziran'da Roadrunner aracılığıyla çıkacak ve albümün SEEIN' STARS ve BIRDS ile nasıl şekillendiğini aşağıdan dinleyebilirsiniz:

Rock and Roll Hall of Fame 2025 Sınıfı American Idol’da Açıklandı​

2025 Rock and Roll Hall of Fame adayları, 27 Nisan 2025'te duyuruldu. Duyuru, Ryan Seacrest tarafından American Idol programının özel bir bölümünde canlı olarak yapıldı.

Tören, 8 Kasım 2025'te Los Angeles'taki Peacock Theater'da gerçekleşecek ve Disney+ üzerinden canlı yayınlanacak. Ayrıca, ABC'de özel bir yayın ve Hulu'da ertesi gün izlenebilir olacak.

Performans Kategorisi:

• Bad Company
• Chubby Checker
• Joe Cocker
• Cyndi Lauper
• Outkast
• Soundgarden
• The White Stripes

• Salt-N-Pepa
• Warren Zevon

• Thom Bell
• Nicky Hopkins
• Carol Kaye

• Lenny Waronker

Phish, hayran oylamasını neredeyse 330.000 oyla kazandı - bir sonraki en yüksek grup olan Bad Company'den yaklaşık 50.000 fazla - ancak yaygın inancın aksine, hayran oylamasını kazanmak adaylığı garantilemiyor.

Genişletmek için tıkla ...

Ozzy Osbourne Son Konserinde Elinden Gelenin En İyisini Yapacak​

Ozzy Osbourne, bu yaz vereceği son konserinde “elinden gelenin en iyisini yapacağını” söyledi.

Efsane heavy metal şarkıcısı, 5 Şubat’ta yaptığı açıklamayla kariyerindeki son performansını duyurdu ve Black Sabbath’ın orijinal üyelerinin 20 yıl sonra ilk kez bu konser için yeniden bir araya geleceğini açıkladı. Back To The Beginning adlı bu konser, 5 Temmuz’da Birleşik Krallık’ın Birmingham kentindeki Villa Park’ta gerçekleşecek.

Konserde Black Sabbath’tan ilham almış birçok metal grubu da sahne alacak; bu gruplar arasında Metallica, Slayer, Lamb of God, Mastodon, Pantera ve Anthrax yer alıyor.

Ozzy, 2018’in sonlarından beri tam bir konser vermemişti; bu süreçte ciddi bir omurga ameliyatı geçirdi ve Parkinson hastalığı teşhisi kondu. Yaklaşan konserle ilgili olarak The Guardian’a şunları söyledi:

“Orada olacağım ve elimden gelenin en iyisini yapacağım. Yapabileceğim tek şey, oraya gitmek.”

Fiziksel rahatsızlıklarına değinen Ozzy şöyle dedi:

“Ertesi sabah uyanıyorsun ve başka bir şeyin bozulduğunu fark ediyorsun. Bunun hiç bitmeyeceğini düşünmeye başlıyorsun.”

Black Sabbath yeniden birleşme konseri fikrinin eşi ve menajeri Sharon tarafından ortaya atıldığını belirten Ozzy, bunun “sabahları uyanmak için bir sebep” olması amacıyla düşünüldüğünü söyledi.

“Ağırlık çalışıyorum, bisiklet sürüyorum, evde benimle çalışan biri var. Zor, çok uzun zamandır yataktaydım,” dedi Ozzy. “Sırtüstü yatıp hiçbir şey yapmadan geçirdiğin zamanlarda ilk kaybettiğin şey gücün oluyor. Her şeye sıfırdan başlamak gibi. Haftada dört gün gelen bir ses koçum var, sesimi korumam için. Yürümekte zorlanıyorum. Ayrıca bacaklarımdaki kan pıhtılarından dolayı tansiyon problemleri yaşıyorum.”

RUSH'dan Alex Lifeson: “Ben Hâlâ Sadece Gitar Çalmayı Seven Bir Adamım"​

RUSH’un efsanevi gitaristi Alex Lifeson, yarım asrı aşkın kariyerine ve sayısız başarıya rağmen, kendisini hâlâ sadece “gitar çalmayı seven bir adam” olarak gördüğünü söyledi. The Rockman Power Hour’a konuk olan Lifeson, mütevazı duruşunu ve müziğe olan saf tutkusunu samimi sözlerle anlattı.

"Şöhret, ilgi, hayranlar… Tüm bunlar işin doğal bir parçası. Ama özünde ben sadece gitar çalmayı seven biriyim,” diyen Lifeson, gitarla kurduğu ilişkinin hiçbir zaman profesyonel başarıya indirgenemeyeceğini vurguladı. “11 yaşından beri çalıyorum. Hâlâ her gün gitar çalıyorum. Genellikle üç-dört saatimi buna ayırıyorum. Her gece yatmadan önce mutlaka bir saat çalarım. Küçük bir keyif yaptıktan sonra odaya geçip, yanımdaki naylon ve çelik telli gitarlar arasında geçiş yaparak sadece çalıyorum. Ne gam çalışıyorum ne teknik egzersiz. Sadece müziğin içinde kayboluyorum.”

Gitar çalmayı hâlâ büyüleyici bir deneyim olarak tanımlayan sanatçı, “Bu kadar yıl sonra hâlâ bu kadar tutkuyla çalabiliyor olmak büyük bir nimet. Ve eğer bu tutkumu başkalarının müziğine katkı sağlamak için kullanabiliyorsam, bu benim için gerçek bir tatmin,” dedi.

Lifeson, aktif olarak üzerinde çalıştığı projelerden de bahsetti. Şu sıralar BARENAKED LADIES ve RHEOSTATICS üyeleriyle birlikte Great Lakes (Büyük Göller) temalı bir belgesel için çalıştığını belirten gitarist, “Tamamen doğaçlama temelli bir proje. Saatlerce süren jam kayıtlarımız var. Şimdi o kayıtları düzenleyip bir araya getiriyoruz. Bu süreç büyük bir deneyim çünkü mesele ‘büyük isim’ olmak değil; yetenekli müzisyenlerle bir araya gelip birlikte yaratmak,” ifadelerini kullandı.

“Gerçek müzisyenlik tam da bu,” diyen Lifeson, “Ortak bir müzik dili oluşturmak, birlikte üretmek, katkı sağlamak… O spotlight altında olmak değil mesele. Ruhunu ortaya koyabilmek.”

Alex Lifeson’un sözleri, onun kariyeri boyunca elde ettiği onca başarıya rağmen, müziğin özüne ne kadar sadık kaldığını ve hâlâ tutkuyla üretmeye devam ediyor. Müzik onun için bir meslekten çok, yaşam biçimi ve bu yaklaşımı onu sadece bir gitar virtüözü değil, aynı zamanda ilham veren bir sanatçı yapıyor.

Rammstein- Alter Mann: Hayatın Yansıması​

Alter Mann: Hepimizin İçindeki Yaşlı Adam
Almanya’nın endüstriyel metal devi Rammstein, yalnızca müziğin sertliğiyle değil, şarkı sözlerindeki çok katmanlı anlatımı ve şiirsel derinliğiyle de bilinir. 1997 tarihli Sehnsucht albümünde yer alan Alter Mann (Yaşlı Adam), grubun en felsefi parçalarından biridir.
Bu yazıda, sadece şarkının sözlerini değil, ardındaki sembolleri, temaları ve ilham kaynaklarını birlikte keşfedeceğiz.

Bir Gölde Başlayan Hikâye​

Kuşakların Dansı: Miras ve Döngü​

“Senin attığın taş, bir gün senin düzleştireceğin yüzey olacak.”

Genişletmek için tıkla ...

Ayna Olarak Su: Kendine Bakış​

“Das Wasser soll dein Spiegel sein” → “Su senin aynan olmalı.”

Genişletmek için tıkla ...

Maldivler’den Gelen İlham​

Müzikal Sessizlik İçindeki Çığlık​

🕯 Hepimizin İçindeki Yaşlı Adam​

Zamanın Yelpazesi​

Son Söz: Kendi Suyuna Taş Atan İnsan​

Alter Mann, sadece yaşlı bir adamın değil, hepimizin hikâyesidir.
Hepimiz kendi suyumuzun aynasına taş atıyoruz belki.
Ama bir gün, o suya gerçekten bakmaya cesaret edersek,
orada yalnızca yüzümüzü değil, kendimizi göreceğiz.

Ve belki de o zaman, sessizce bir yelpaze uzanacak elimize.

Rammstein’la kalın; suyunuz duru olsun.

Guns N’ Roses, Yeni Davulcusu Isaac Carpenter ile Güney Kore’de İlk Konserini Verdi​

Guns N’ Roses, bu hafta dünya turnesine hızlı bir başlangıç yaptı. Grup, yeni davulcuları Isaac Carpenter ile ilk kez sahne aldı. 1 Mayıs Perşembe günü Güney Kore’nin Icheon kentindeki Songdo Moonlight Festival Park’ta gerçekleşen konser, grubun ‘Because What You Want & What You Get Are Two Completely Different Things’ adlı turnesinin açılış gecesiydi.

CREDIT: Guns N' Roses

Bu konser, Axl Rose ve arkadaşlarının Kasım 2023’ten bu yana çıktığı ilk sahne olurken, davulcu Frank Ferrer ile “dostane” bir şekilde yollarını ayırmalarının ardından AWOLNATION grubundan Isaac Carpenter ile verdikleri ilk konser olma özelliğini taşıyor.

Yeni turne Aralık ayında duyurulmuştu. Yaz aylarında Avrupa ve Orta Doğu konserleriyle devam etmesi planlanlanıyor.

Grup, toplamda 22 şarkılık bir setlist ile sahne aldı. Performans sırasında, kariyerlerinden klasikleşmiş parçalar olan ‘Welcome to The Jungle’ (2012’den bu yana ilk kez açılış parçası olarak çalındı), ‘Sweet Child O’ Mine’, ‘November Rain’ gibi hitlerin yanı sıra, 2023 çıkışlı single’ları ‘Perhaps’ de seslendirildi.

Konserden hayran çekimi görüntüleri aşağıdan izleyebilirsiniz:

​

Senfonik Metal, Aktivizme Dönüşüyor: The Invisible Force Belgeseli​

Hollandalı senfonik metal devi WITHIN TEMPTATION, müzik ile aktivizm arasındaki sınırı sorgulayan güçlü bir belgeselle karşımızda. Yeni yayımlanan “The Invisible Force” belgeseli, grubun Ukrayna savaşına duyduğu derin empatiyi ve bunu sahneden öteye taşıma çabasını merkeze alıyor.

Belgeselin odağında, grubun kurucuları Sharon Den Adel ve Robert Westerholt’in bireysel inisiyatifi yer alıyor. İlk başta bir dayanışma mesajı olarak başlayan destek, zamanla sahici bir müdahaleye dönüşüyor. Sharon, savaşın ortasındaki Kiev’e giderek Ukraynalı dinleyicileriyle bir konser aracılığıyla buluşuyor. Bu sadece bir sahne performansı değil; müziğin, travmaların ortasında nasıl bir umut aracına dönüşebileceğinin canlı bir örneği.

Kiev ziyareti sırasında Den Adel, genç Ukraynalı grup BLIND8 ile tanışıyor ve onları Avrupa turnesine davet ediyor. Ancak bu davet, ülkede devam eden savaş koşulları nedeniyle ciddi belirsizlikler taşıyor. Zorunlu askerlik ve seyahat kısıtlamaları gibi engeller, genç müzisyenlerin önünde zorluk olarak duruyor.

Belgesel boyunca yalnızca savaşın bireyleri değil, sanatçıları da nasıl dönüştürdüğünü görüyoruz. Müzik bir ses olmanın ötesine geçiyor; bir duruşa, bir eyleme dönüşüyor. Grup üyeleri izleyiciye şu soruyu düşündürüyor: “Sanatçı olmak, sadece üretmek mi? Yoksa bazı anlarda ses olmak zorunda mıyız?”

WITHIN TEMPTATION’ın bu yaklaşımı yeni değil. Grup, 2022’de “Save Ukraine – #StopWar” konser maratonunda yer alarak dayanışmanın ilk adımını atmıştı. 2023’te Ukrayna Deniz Kuvvetleri için düzenlenen bir yardım kampanyasında da yer aldılar. Aynı yıl yayımladıkları “A Fool’s Parade” klibi ise Kiev sokaklarında, savaşın gölgesinde çekildi. Bu klipte Den Adel, Ukrayna’nın önemli anıtlarının önünde şarkı söylerken görülüyor.

Sharon Den Adel’in Kiev deneyimi, Avrupa’nın güvenli rutininden çıkıp savaşın gerçekliğiyle yüzleştiği bir dönem olarak öne çıkıyor. Den Adel, Kiev’e Polonya’dan gece treniyle ulaştıklarını, uçuşların yapılmadığını ve şehirde herkesin hava saldırılarına karşı bir uyarı uygulaması kullandığını aktarıyor. “Bir gün metro istasyonuna sığınmak zorunda kaldık. O anda gördüğüm askerler, duyduğum sirenler, müziğin ötesine geçen bir sorumluluk hissi yarattı,” diyor.

“The Invisible Force”, yalnızca bir grubun belgeseli değil; zamanın ruhuna tanıklık eden bir sanat eserine dönüşüyor.

PARKWAY DRIVE, Üç Yıl Aradan Sonra İlk Teklisi 'Sacred' ve Klibini Yayınladı​

Avustralya'nın metal sahnesindeki devlerinden PARKWAY DRIVE, yeni şarkıları "Sacred" ile geri döndü. Parça grubun 2022 yılında büyük beğeni toplayan Darker Still albümünden bu yana yayınladığı ilk teklisi olma özelliğini taşıyor. Şarkıyla birlikte, Third Eye Visuals yönetmenliğinde çekilen etkileyici bir klip de müzikseverlerle buluştu.

Grubun vokalisti Winston McCall, şarkı hakkında şunları söylüyor:

“Sacred için ortaya koyduğumuz vizyon oldukça basit. Pozitif enerjiden oluşan marş gibi bir yıkım topu. Hayatlarımız ve dünyayla kurduğumuz ilişki, giderek daha fazla negatiflik ve umutsuzluk gözlüğüyle çerçevelenmiş durumda. Sahip olamadıklarımıza, nefret ettiklerimize, suçladıklarımıza ve bizi aşağı çeken her şeye saplantıyla bakıyoruz. Kendimize dair en özel parçaları satıp, yerine yapay bir ‘benlik’ satın alıyoruz ki yeniden tamamlanmış hissedelim. Sacred bizim kimliğimiz. Sacred bizim zamanımız. Gözünü asla hedeften ayırma, umudunu asla kaybetme.”

Genişletmek için tıkla ...

Battle Beast Yeni Albümlerinin İlk Parçası "Last Goodbye"ı Yayınladı​

Finlandiyalı heavy metal grubu Battle Beast, 8 Mayıs 2025'te yeni parçaları "Last Goodbye"ı yayınladı. Last Goodbye 2025 yılı içinde çıkacak olan yeni stüdyo albümlerinin ilk teklisi!

Grubun bas gitaristi Eero Sipilä, parça hakkında şunları söyledi:

"Last Goodbye" kıvılcımı rock'n roll ile pek bağdaşmayan bir yerde, bir hastanede yandı. 2020 senesi birkaç defa orada kaldım ve 1985'ten itibaren kanser ile mücadele eden yaşlı bir kadın ile tanıştım. Bu olay beni düşündürdü: Bir insan ne kadar dayanabilirdi? Ama o asla pes etmedi. Tedavilerine devam ederek, yeniden hayata tutundu. 'Last Goodbye' hayatın tüm zorluklarına karşılık ayağa kalkma gücüne bir övgüdür".

Genişletmek için tıkla ...

Yeni Tekli Yayında! Three Days Grace: Apologies​

Three Days Grace, 2025'te müzik sahnesine yeniden güçlü bir dönüş yapıyor. Grup, 9 Mayıs'ta Apologies adlı yeni single'ını yayınladı. Bu parça, 22 Ağustos'ta çıkması planlanan sekizinci stüdyo albümleri Alienation'ın ikinci teklisi olarak sunuldu. Albüm, grubun orijinal vokalisti Adam Gontier'in 11 yıl aradan sonra geri dönüşünü ve Matt Walst ile birlikte iki vokalli yeni yapıyı yansıtıyor. Grup, Alienation albümünün tanıtımı kapsamında Breaking Benjamin ile birlikte bir ABD turnesine çıkacak ve yıl sonuna doğru Avrupa'da Badflower ile birlikte sahne alacak .

Grubun resmi web sitesinde Apologies için bir tanıtım videosu da yayınlandı ve hayranlar şarkının enerjisini ve duygusal derinliğini övgüyle karşıladı. Apologies, grubun klasik sert rock sound'unu korurken; iki vokalistin farklı tonlarını bir araya getirerek yeni bir dinamizm sunuyor. Bu şarkı, 2024'te yayınlanan ve listelerde zirveye çıkan Mayday adlı teklinin ardından geliyor.

Apologies grubun hem geçmişine saygı duruşu niteliğinde hem de geleceğe yönelik yeni bir adım olarak öne çıkıyor. Bu şarkı, hem eski hayranları hem de yeni dinleyicileri için etkileyici bir deneyim sunacak!

iPodları Şarj Edin ve Converse'leri Giyinin: Pop Punk Bir Kez Daha Kalbinizi Çalacak!​

Young & Dumb adlı bu yepyeni single, Avril Lavigne’in ABD’de başlayacak "Greatest Hits" turnesi öncesinde, 9 Mayıs Cuma günü yayınlandı. Haberi TikTok’ta duyurdular: Lavigne ve Simple Plan solisti Pierre Bouvier’in, tur otobüsünde birlikte dudak senkronizasyonu yaptığı ama neredeyse hiç göz göze gelemedikleri o video, şimdiden internetin favorisi olmuş durumda. Şarkının, gelecek ay düzenlenecek All Your Friends Fest'te birlikte seslendirileceği de neredeyse kesin.

Avril Lavigne, sosyal medyada yaptığı açıklamada bu iş birliği için: “Gerçek bir döngü kapanışı gibi.” ifadelerini kullandı. “2003’te henüz 18 yaşındayken Let Go albümüm için tura çıkmış ve Simple Plan ile beraber sahne almıştık. O zaman da çok gençtik, hepimiz Kanada’nın küçük kasabalarındandık ve ilk albümlerimizi aynı dönemde yayınlamıştık. Hemen arkadaş olduk.”

Lavigne, birkaç ay önce grubu arayıp Young & Dumb'ı birlikte yazmak için stüdyoya davet ettiğini de paylaştı: “O dönemin saf hayallerini, heyecanını ve başladığımız yeri yeniden hissettirmek istedik. Bu şarkı, hem dostluğumuzu hem de müziğin bizi yıllar boyunca nasıl bir arada tuttuğunu anlatıyor ve evet, içimizde hâlâ o dönemin çocukları yaşıyor.”

Ne dersiniz belki de dize kadar converse giyme zamanımız yeniden gelmiştir?

Sleep Token, “Even In Arcadia” Albümünü Yayınladı​

Dünya çapında popülerlik kazanan İngiliz grup Sleep Token, merakla beklenen yeni albümleri “Even In Arcadia”yı yayınladı ve başlık parçası odak noktası single olarak hizmet ediyor.

— Geçtiğimiz yıl RCA ile anlaşan grup, albümün ilk single'ı “Emergence”ı Mart ayında yayınladı. Bunu ikinci single “Caramel“ izledi. Ardından Nisan ayı sonunda “Damocles” single’ı yayınlandı.

“Even In Arcadia” Albümü Parça Listesi:

1. Look To Windward
2. Emergence
3. Past Self
4. Dangerous
5. Caramel
6. Even In Arcadia
7. Provider
8. Damocles
9. Gethsemane
10. Infinite Baths

Trivium Ve Bullet For My Valentine’dan Erken Veda: Tur Aniden Sonlandırıldı​

“Bullet For My Valentine’dan Matt Tuck, Trivium ile birlikte devam eden Poisoned Ascendancy Tour’a devam etmeme kararı aldı. Bu nedenle yalnızca halihazırda anlaşılmış olan Kuzey Amerika tarihleri tamamlanacak. Avustralya ve Latin Amerika (Meksika dahil) planları iptal edildi. Ancak Trivium’un Ascendancy albümünün yıldönümünü kutlamak üzere Meksika’ya tek başına gelme ihtimali var.”

Genişletmek için tıkla ...

JIM ROOT ''Yeni SLIPKNOT Albümü Beklemeyin, İlhamım Neredeyse Sıfır''​

“Şu an öyle ciddi bir hazırlık içinde değiliz. Dürüst olmak gerekirse, Eloy Casagrande’in katılımından bu yana o kadar yoğun bir turne sürecindeyiz ki, yaratıcılığım neredeyse tamamen tükendi.”

Genişletmek için tıkla ...

“Salgın döneminde yazılmış bir sürü parça var ama onlarla ilgilenmiyorum. Sanırım gruptaki herkes de bunu anlıyor ve hepimiz bir şekilde, ‘Tamam, belki de o parçaların hepsini bir kenara süpürmeli ve baştan başlamalıyız,’ kafasındayız.”

Genişletmek için tıkla ...

Motörhead Efsanesi Doğduğu Kasabada Heykelle Onurlandırıldı​

Motörhead’in kurucu efsanesi Lemmy Kilmister, doğup büyüdüğü kasaba Burslem’de artık sadece hatıralarda değil — tam 2.25 metrelik bir bronz heykelle sokakların tam ortasında.

Heykel, 1981’de Port Vale’de gerçekleşen Heavy Metal Holocaust performansındaki Lemmy’yi birebir yansıtıyor: Elinde Rickenbacker bas gitarı, mikrofon başında. Heykeltıraş Andy Edwards tarafından tasarlanan anıt, yalnızca görsel bir onurlandırma değil — içinde Lemmy’nin külleri de bulunuyor. Bu külleri açılış törenine motosikletli hayranlar konvoyla taşıdı.

Belediye Başkanı Lyn Sharpe’ın sözleri kısa ama etkiliydi:

“Lemmy bizdendi. Doğduğu yeri hiç unutmadı. Biz de onu unutmadık.”

Genişletmek için tıkla ...

Queens of the Stone Age, Paris'in Yeraltısında: “Alive in the Catacombs” Belgeseli Geliyor​

Queens of the Stone Age, Paris’in meşhur yeraltı mezarlığı Katakomblarda verdikleri özel performansı belgeleyen yeni filmleri “Alive in the Catacombs” için bir fragman paylaştı.

Milyonlarca Fransız vatandaşının 1700’lü yıllarda defnedildiği bu tarihi yer altı geçitlerinde daha önce hiçbir grup sahne almamıştı. Ancak Los Angeles çıkışlı QOTSA, bu tabu mekânda adeta tarihe geçti. Üstelik performansları, yaylı üçlüyle zenginleştirilmiş sade bir setten oluşuyor.

Grubun frontman’i Josh Homme, yaklaşık 20 yıl önce ilk kez ziyaret ettiği Katakomblar’da çalmanın hep hayalini kurduğunu söylüyor. O hayal, karanlık ve yankılı duvarlar arasında, Fransız başkentinin altında sonunda gerçeğe dönüştü. Yayımlanan basın bültenine göre, 5 Haziran’da izlemeye açılacak olan Alive in the Catacombs filmi, mekanın doğasına saygı gösteren her detayıyla öne çıkıyor. Josh Homme ise mekânın performans üzerindeki etkisini şöyle anlatıyor; "Bu kadar sade çalmamızın sebebi, oranın da bu kadar sade olması. Mekân sade, müzik sade, sözler sade... Orada çıkıp ‘rock yapalım’ demek saçma olurdu. Her kararımızı o mekan aldı aslında. Orası yönetiyor her şeyi. İçeri girdiğinizde kuralları siz koyamazsınız, sadece uymanız gerekir. Eğer bir gün ruhlar tarafından ziyaret edileceksem, milyonlarca ölüyle çevrili o yer en doğru adres olurdu. Hayatımda hiç bu kadar ‘kabul görmüş’ hissetmemiştim."

Five Finger Death Punch’tan Eski Plak Şirketine Sert Çıkış​

Metal dünyasının güçlü isimlerinden Five Finger Death Punch, geçtiğimiz günlerde Rock Feed ile yaptıkları bir röportajda oldukça şaşırtıcı bir gelişmeyi paylaştı. Grubun gitaristi Zoltan Bathory, albüm master’larının plak şirketleri tarafından haberleri bile olmadan satıldığını açıkladı!

“Biz Satmadık, Haberimiz Bile Yoktu!”​

“Tam olarak öyle değil,” dedi.“En başından beri plak şirketiyle kişisel bir ortaklığımız vardı. Eskiden gruplara 360 anlaşmalar yapılırdı, yani prodüksiyon, tur gelirleri, merch gibi her şeyden kar paylaşımı olurdu. Bizimki de bu tarz bir anlaşmaydı. Yani master kayıtların ortak sahipleriydik.”

Genişletmek için tıkla ...

“Master kayıtların ortak sahipleriyiz ama şirket bunu bize söylemeden satmış. Yani bari sorsaydınız! Biz alırdık zaten. Sonuçta bizim kayıtlarımız. En azından bir haber verin, değil mi?”

Genişletmek için tıkla ...

"Metal’in Taylor Swift’i mi Olacağız?"​

“Siz öğrenince biz de öğrendik. Şimdi nasıl tepki vereceğimizi düşünüyoruz.Her şey masada. Aynı şeyi teknik olarak biz de yapabiliriz. Belki yaparız, belki yapmayız. Ama ilginç bir hamle olurdu, değil mi?”

Genişletmek için tıkla ...

“Bu bir satranç oyunu. Hayat, iş dünyası... Hepsi birer satranç oyunu. Onlar hamlelerini yaptı, şimdi sıra bizde.”

Genişletmek için tıkla ...

Ne Olacak Şimdi?​

Ghost ve Opeth'ten Fredrik Åkesson, Bu Yılki “Polar Music Prize” Töreninde Queen’i Onurlandıracak​

Polar Music Prize, popüler müzik tarihinin gerçek büyüklerinden biri olan merhum Stig ”Stikkan” Anderson tarafından 1989 yılında kuruldu. ABBA'nın yayıncısı, söz yazarı ve yöneticisi olarak, onların muazzam başarısında önemli bir rol oynadı. İsmi, Anderson'ın efsanevi plak şirketi Polar Music'ten geliyor.

Polar Music Prize, müzik sınırlarını aşan ve olağanüstü başarıların tanınması amacıyla bireylere, gruplara ve kurumlara verilen, dünyanın en prestijli ve benzersiz müzik ödüllerinden biridir.

Ghost, bu yılki “Polar Music Prize”da bir performans için Opeth gitaristi Fredrik Åkesson'a katılacak. Efsanevi rock grubu Queen, Amerikalı caz efsanesi Herbie Hancock ve Kanadalı soprano ve şef Barbara Hannigan'ı onurlandıracak olan tören, 27 Mayıs Salı günü Stockholm'deki Grand Hôtel'de yapılacak ve İsveç'te saat 20:00'de TV4'te canlı olarak yayınlanacak.

GHOST

Fredrik Åkesson

Galada ayrıca, Queen + Adam Lambert adı altında Queen'in hayatta kalan iki üyesi Brian May ve Roger Taylor'a dünya turunda 13 yıldır eşlik eden Adam Lambert, Miriam Bryant, eski SKID ROW şarkıcısı Erik Grönwall ve caz müzisyenleri Esperanza Spalding, Robert Glasper ve Leo Genovese de sahne alacak.

Queen + Adam Lambert

Queen, seçilmeleri hakkında;

"Bu yıl Polar Music Prize’ı almaktan büyük ve derin bir onur duyuyoruz. İnanılmaz, çok teşekkür ederiz.” dedi.

Polar Music Prize yönetici müdürü Marie Ledin şunları ekledi:

"Bu üç ödül sahibini 2025 Polar Music Awards' da onurlandırmak ve ödüllendirmek bizim için büyük bir ayrıcalık. Pop kültürünün dokusuyla özdeşleşmiş bir grup olan Queen, onyıllar, nesiller ve türler boyunca müzik üzerinde bir etki yarattı. Onlar, dünya çapında sevilen, en çok hak eden alıcılardır."

Polar Music Prize, otuz yıldır öncü müzik mirasını onurlandırıyor ve takdir ediyor. 2025 ödül sahipleri, çağdaş ve klasik müzikten yenilikçiler listesine isimlerini ekleyerek yaratıcı alemin en çok arzu edilen modern ödüllerinden birini kazanacaklar. Polar Music Prize, İsveç Kraliyet Ailesi'nin huzurunda Stockholm'de düzenlenen bir törenle takdim edilecek ve her ödül sahibi bir milyon İsveç Kronu (yaklaşık 74.082 GBP ve 93.897 USD) tutarında para alacak.

Guns N' Roses, Axl Rose'un Sahnedeki Düşüşlerinden Oluşan Bir Video Yayınladı​

Guns N' Roses, vokalist Axl Rose’un sahnedeki unutulmaz düşüşlerini içeren 14 farklı anın yer aldığı bir video derlemesini resmi Instagram hesaplarında paylaştı. Grubun klasikleşmiş şarkısı "Welcome To The Jungle" eşliğinde hazırlanan bu 59 saniyelik videoda, Rose’un sırt üstü düşmesinden yüzüstü kapanmasına kadar birçok sahne yer alıyor. Hatta bir görüntüde sahnenin sonunu fark etmeyip doğrudan aşağıya yöneldiği an da izleyicilerle buluşuyor.

"Guns N' Roses Greatest Hits" başlığıyla paylaşılan videoda, Axl’ın 17 Mayıs Cumartesi günü Hindistan’ın Mumbai kentinde gerçekleşen konserde, "Sweet Child O' Mine" performansı sırasında merdivenlere çıkarken takılıp düşmesi de dahil edildi.

Grubun 2025 dünya turnesi, 1 Mayıs’ta Güney Kore’nin Incheon şehrindeki Songdo Moonlight Festival Park’ta başladı. Bu konser aynı zamanda grubun yeni davulcusu Isaac Carpenter ile sahneye çıktığı ilk konser oldu. Carpenter, Mart ayında gruptan ayrılan ve Guns N' Roses tarihindeki en uzun süreli davulcu olan Frank Ferrer’in yerini aldı.

Guns N' Roses, dünya turnesi kapsamında 2 Haziran'da İstanbul'da sahne alacak.

Guns N' Roses on Instagram: "Guns N’ Roses Greatest Hits!"

194K likes, 4,191 comments - gunsnroses on May 19, 2025: "Guns N’ Roses Greatest Hits!".

www.instagram.com

Mogwai, The Bombing Of Pan Am 103 İçin Orijinal Müziklerini Yayınladı​

İskoç post-rock grubu Mogwai, yeni BBC dizisi The Bombing Of Pan Am 103 için bestelediği orijinal müzikleri dinleyiciyle buluşturdu. Dizi, 1988 yılında İskoçya'nın Lockerbie kasabası üzerinde meydana gelen trajik uçak saldırısını ve bu korkunç olayın sorumlularını adalete teslim etme çabalarını konu alıyor.

Altı bölümden oluşan yapım, 18 Mayıs Pazar günü BBC One ve BBC iPlayer platformlarında yayın hayatına başladı. Yeni bölümler, üç hafta boyunca her Pazar ve Pazartesi saat 21:00’de izleyiciyle buluşacak.

Mogwai, dizinin müziklerini uzun süredir birlikte çalıştıkları prodüktör Tony Doogan ile birlikte, kendi stüdyoları Castle of Doom’da kaydetti. Grup, soundtrack çalışmalarına 2006 yılında Zidane: A 21st Century Portrait filmiyle başlamıştı. O günden bu yana Les Revenants (2013), ZeroZeroZero (2020), Black Bird (2022) gibi önemli dizi ve filmlere müzikler bestelemeye devam ediyor.

The Bombing Of Pan Am 103, başrollerinde Eddie Marsan, Peter Mullan, Connor Swindells, Patrick J. Adams ve Merritt Wever gibi güçlü isimleri barındırıyor. Dizinin fragmanı ise BBC’nin resmi platformlarında yayımlandı.

Mogwai imzalı soundtrack albümü şu anda Rock Action etiketiyle dijital platformlarda dinlenebilir durumda.

Soundgarden, Chris Cornell’ın Ölümünün Sekizinci Yıl Dönümünde Yayınlanmamış Bir Albüme Göz Kırptı​

"Ufuk çizgisinin ötesinden Chris’in sesini duymak iyi geliyor, canlandırıyor insanı."

Soundgarden, merhum vokalistleri Chris Cornell’ın da yer aldığı yayınlanmamış bir albümün sinyallerini verdi. Cornell’ın ölümünün sekizinci yıl dönümünde grubun basçısı Ben Shepherd duygusal bir paylaşım yaparak bu olasılığı gündeme getirdi.

Chris Cornell, 1984 yılında efsanevi grunge grubu Soundgarden’ın kurucularından biri olmuş ve 18 Mayıs 2017’deki trajik intiharına dek grubun ön saflarında yer almıştı. Dün, Cornell’ın ölümünün sekyıl dizinciönümüydü ve Ben Shepherd, sosyal medya üzerinden uzun bir yazıyla ona olan özlemini dile getirdi.

Charles Peterson

Shepherd, Cornell’ın ölümünden önce üzerinde çalıştıkları yayınlanmamış bir albüme dair umut verici bir güncelleme paylaştı. Bu albüm, ilk olarak Cornell’ın ölümünün ardından gündeme gelmiş, grup ile Chris Cornell’ın mirasını yöneten taraflar arasında bazı yayınlanmamış şarkıların haklarına ilişkin yasal bir anlaşmaya varılmıştı.
​

“Chris ve Matt’in albümümüz için yazdığı ‘The Road Less Traveled’ adlı şarkı bir süredir aklımdan çıkmıyor. Chris’in sesini duymak iyi geliyor, yardımcı oluyor. Bunu tanıdığı herkese yapardı… Bana da yaptı. Kendimden şüphe ettiğimde, borçlu hissettiğimde sadece ses tonuyla bile ne yaşadığımı anlar, her zaman olduğu gibi beni affederdi. Önceki albümlerimizin kayıt aşamalarında hissettiğim o derin hayranlık, dostluk, yaratıcılığın gücü, ihtişam hatta saf yaşam enerjisi… Hepsi yine geldi aklıma.”​

Genişletmek için tıkla ...

“Şunu söyleyebilirim, Chris’in o ufuk çizgisinin ötesinden gelen sesini duymak, ruhların paylaştığı o kudretli… kudretli yaşamı duymak insana iyi geliyor. Hem bir hayran hem de grup üyesi olarak Chris’in yıllar önce getirdiği bir iki şarkının gözlerimin önünde, parmaklarımda oluşan nasırlarla gerçek bir Soundgarden parçasına dönüşmesini izlemek… sanki göğsünüzdeki dev bir buz kütlesi düşüyor gibi.”​

Genişletmek için tıkla ...

Geçtiğimiz ay, Soundgarden’ın bu yıl içinde Rock and Roll Hall of Fame'e kabul edileceği duyurulmuştu. Bu haberin ardından, gitarist Kim Thayil, Kasım’daki törende Chris Cornell yerine kimin sahne alacağına dair konuştu. Thayil, bazı isimlerin gündeme geldiğini ancak şimdilik paylaşmaya hazır olmadığını belirtti. “Bazı öneriler var ama şimdilik açıklamaya hazır değilim. Tek diyebileceğim, çıta her zamankinden daha yüksek.”

Chris Cornell’ın ölümünden bu yana Soundgarden yalnızca üç kez sahne aldı: İlki 2019’da onun anısına düzenlenen özel bir konserde, ikincisi 2021’de Brandi Carlile ile birlikte ve sonuncusu geçen Aralık ayında Shaina Shepherd’ın vokalliğinde gerçekleşen bir yardım etkinliğinde.

2021 yılında Chris Cornell’ın mirasından ‘No One Sings Like You Anymore Volume One’ adlı bir albüm yayınlanmıştı. Bu albüm, Cornell’ın bizzat seçtiği ve ona ilham veren sanatçıların şarkılarından oluşan bir cover koleksiyonuydu. O dönemde eşi Vicky Cornell, arşivde hâlâ pek çok müzik bulunduğunu ve ikinci bir albümün daha yayınlanmasının planlandığını açıklamıştı.​

Yeni Çağın Anti-Himni: God Is A Weapon, Manson ve Radke'den Ezber Bozan Bir Düet.​

Metal dünyasının iki karanlık yüzü Falling In Reverse ve Marilyn Manson, beklenen iş birliklerini sonunda hayata geçirdi. “God Is A Weapon” adlı yeni parçayla birlikte, şarkının adını taşıyan 2025 Kuzey Amerika turnesi de resmen duyuruldu.

Yavaş yavaş yükselen yapısıyla dikkat çeken parça, ikinci nakaratla birlikte sert bir patlamaya dönüşüyor. Ronnie Radke ve Marilyn Manson şarkı boyunca vokalleri paylaşıyor; her biri birer kıta boyunca öne çıkarak güçlü bir düet sunuyor. Şarkıdaki ana tema ise oldukça çarpıcı: “Eğer Tanrı bir kadınsa, Tanrı bir silahtır.”

Radke ve Manson’ın birlikte yer aldığı klip adeta sinematik bir yapım gibi kurgulanmış. Klipte dikkat çeken sahnelerden biri, “shock rapper” Dana Dentata ile Radke’nin paylaştığı öpüşme anı — özellikle Radke’nin kısa süre önce güreşçi sevgilisi Saraya ile ayrılmış olması bu sahneyi daha da konuşulur kılıyor.

Yeni şarkıyla birlikte duyurulan “God Is A Weapon Tour”, 10 Ağustos 2025’te Denver, Colorado’da başlayacak ve 26 Eylül’de Las Vegas’ta sona erecek. Turneye; Slaughter to Prevail, Wage War, Hollywood Undead, Tech N9ne, Sleep Theory ve Point North gibi isimler eşlik edecek. Bu yılın başlarında Ronnie Radke’nin, Marilyn Manson’ın doğum günü partisine katılıp birlikte fotoğraflar paylaşması, iş birliği söylentilerini tetiklemişti. O söylentiler artık gerçek oldu.

Falling In Reverse, 7 Haziran’da Rock im Park (Almanya) ile Avrupa festivallerine çıkmaya hazırlanırken; Amerika’da da bu yaz bir dizi konser serisine başlayacak. Yeni turneyle birlikte, grubun 2025’te daha geniş bir kitleye ulaşması bekleniyor.

Öte yandan Marilyn Manson da 2024 çıkışlı albümü “One Assassination Under God – Chapter 1” ile ABD turnesine devam ediyor.

​

Tom Morello, Judas Priest Belgeselinde Ortak Yönetmenlik Yapacak​

“The Ballad Of Judas Priest”, grubun 50 yıllık kariyerini şimdiye kadar hiç görülmemiş bir bakış açısıyla anlatacak.

Judas Priest, yakında kendi belgesel filmiyle karşımıza çıkacak ve filmin ortak yönetmenliğini Rage Against The Machine’den Tom Morello üstleniyor.

Sony Music Vision, Variety’ye özel olarak duyurduğu belgesel filmi The Ballad Of Judas Priest’in çıkış tarihini henüz açıklamadı. Belgesel, Morello’nun yanı sıra, Metal: A Headbanger’s Journey gibi metal yapımlarında imzası olan deneyimli yönetmen Sam Dunn tarafından ortak yönetiliyor.

Judas Priest. Credit: WE CARE A LOT

The Ballad Of Judas Priest, grubun efsaneleşmiş 50 yıllık kariyerini ve heavy metal müziğin öncülerinden biri olarak üzerlerindeki büyük etkiyi konu alacak. Şu an için somut detaylar az olsa da, belgeselin “daha önce hiç görülmemiş bir şekilde” ve “samimi, filtrelenmemiş erişimle” onların hayatlarını anlatacağı belirtiliyor.

Grup, Variety aracılığıyla yaptığı açıklamada şunları söyledi:
​

“Yarım yüzyıldan uzun süredir metal yaşıyoruz ve soluyoruz. Sonunda bu belgeselle topluluğumuzu, hayatlarımızı sansürsüz bir şekilde ve daha önce hiç görülmemiş biçimde resmen görmeye çağırıyoruz… Cübbe çıkıyor, Priest tüm metal ihtişamıyla ortaya çıkıyor!”​

Genişletmek için tıkla ...

Credit: James Hodges

Ortak yönetmenler Morello ve Dunn da ortak bir açıklamada şöyle dediler:
​

“Onların inanılmaz 50 yıllık yolculuğunu takip eden bu film, Judas Priest’in metalin hem sesi hem de görünümü nasıl tanımladığını, aynı zamanda müziği daha kapsayıcı bir alan haline nasıl getirdiğini yakalayacak. Gruba hayatlarımıza böylesine samimi, filtrelenmemiş erişim için minnettarız ve bu filmi metal severlerle dünya çapında buluşturmayı sabırsızlıkla bekliyoruz.”​

Genişletmek için tıkla ...

“Gerçekten dönüp baktığımda, bu doğru zamanda oldu çünkü önceden planlanmış değildi… Bütün grup, plak şirketi ve menajerlik biliyordu. Ve inanır mısınız, tüm hayranlar da ‘Zaten hep böyle olduğunu düşünüyorduk’ gibiydi. Ben ise ‘Kasabadaki tek eşcinsel benim!’ diye düşünüyordum.”​

Genişletmek için tıkla ...

“Ozzy ve Sharon bir gün sürpriz yaparak bana ‘Son bir Black Sabbath gösterisi olacak, orijinal dört üye bir arada, Ozzy Osbourne’un son konseri. Büyük bir kutlama yapmak istiyoruz ve sen de bunu organize eder misin?’ dediler. Ben de ‘Bu çılgınca ama tabii ki olur’ dedim.”​

Genişletmek için tıkla ...