Diptyque-Do Son

NemesisSephiroth

Eau de Parfum
Katılım
16 Mar 2015
Mesajlar
267
Yıllar geçti bir parfüm için inceleme yazısı yazmayalı...Aslında uzun zamandır hiç böyle bir niyetim de yoktu...Çok güzel, kusursuz, kaliteli, hatta çekici parfümler denedim ama hiç biri beni iç dünyamda gezintiye çıkaran, bu hobiye ilk başladığım zamanlardaki yeni bir parfüm denediğimde verdiğim tepkiyi vermemi sağlayamadı...Kusursuzluk demişken; kusursuzluğu sıkıcı ve kasıntı bulanlardanımdır...Portishead'in "The Rip" adlı eserinin 2 dakika 36. saniyesindeki o tiz sez birçok müzikle ilgili kişi için teknik bir hatayken duyduğumda beni mutlu eder mesela.Doğal olan şeyin daha değerli ve kusurlu olması gerektiğini düşünüyorum; tıpkı dakik bir Casio elektronik saatin az da olsa zaman kaçıran mekanik bir Rolex'in 1000'de biri bir rakama alıcı bulması gibi...
Parfüm endüstrisinde kusursuz sayılabilecek onlarca parfüm var...Black Orchid, Noir de Noir, Amouage Memoir, LIDGE, Dior Homme Intense vs...Bu kokular kim tarafından üretildiği bilinmeyen "parfüm" tanımını, bence tam anlamıyla dolduran genel beğeniye uygun olsun veya olmasın, nota geçişleri rahatlıkla hissedilebilen, kalıcılığı ve farkedilebilirliği yerinde,sıktığınızda görece olarak karşınızdakini etkileyebilen kokular...Kusursuzlar ama sıkıcılar...

Bugünkü konuğum genel kabul edilen "parfüm" tanımına uzak, tek bir nota üzerine kurulu ve farkedilebilirliği ortalamanın altında seyreden birçok kişi için kusurlu bir koku...Karşınızda Diptyque-Do Son!!!

images

Do Son başından sona sümbülteber (tuberose) kokusunun baskın olduğu basit ama oldukça zarif ve doğal bir parfüm.Asidik turunçlu bir açılışın ardından, tamamen sonuna kadar kremsi/yerinde bir tatlılıkla bir demet çiçek gibi kokmanızı sağlıyor.

images


Do Son; güzellik kavramını yıkan Kate Moss gibi...Ne Angelia Jolie gibi dudakları, ne Adriana Lima gibi bir fiziği ne de her an biryerlerden fırlayacakmış gibi duran göğüsleri var.Ama saçma bir şekilde çok güzel!Üstelik gözleri bile renkli değil!!!

Objektif olarak bakarsak ortalama bir parfüm kullanıcısının feminen bulabileceği bir yapısı var. Farkedilirliği ilk saatin sonunda tene yakın kalıyor ancak kalıcılığı şaşırtıcı derecede yüksek."Bu parfümü kullansam çevremdekileri etkileyebilir miyim?" diyen birine hiç uygun değil...Yayılım için rüzgar istiyor.Ofis gibi kapalı ortamda rahatlıkla kullanılır..."Renk olarak tanımla" deseler rahatlıkla "beyaz" derim...Kendinizi zaman ve mekan tanımaksızın ilkbaharda çiçeklerle dolu bir bahçede hissetmenizi sağlamak istiyorsanız en azından elinizde bir decantını bulundurmanızı tavsiye ederim.

Koku Güzelliği:10 Kalıcılık:8.5

Farkedilirlik:6
 
Son düzenleme:

asumer

Founder Administrator
Yönetici
Katılım
25 Şub 2015
Mesajlar
1,657
Yıllar geçti bir parfüm için inceleme yazısı yazmayalı...Aslında uzun zamandır hiç böyle bir niyetim de yoktu...Çok güzel, kusursuz, kaliteli, hatta çekici parfümler denedim ama hiç biri beni iç dünyamda gezintiye çıkaran, bu hobiye ilk başladığım zamanlardaki yeni bir parfüm denediğimde verdiğim tepkiyi vermemi sağlayamadı...Kusursuzluk demişken; kusursuzluğu sıkıcı ve kasıntı bulanlardanımdır...Portishead'in "The Rip" adlı eserinin 2 dakika 36. saniyesindeki o tiz sez birçok müzikle ilgili kişi için teknik bir hatayken duyduğumda beni mutlu eder mesela.Doğal olan şeyin daha değerli ve kusurlu olması gerektiğini düşünüyorum; tıpkı dakik bir Casio elektronik saatin az da olsa zaman kaçıran mekanik bir Rolex'in 1000'de biri bir rakama alıcı bulması gibi...
Parfüm endüstrisinde kusursuz sayılabilecek onlarca parfüm var...Black Orchid, Noir de Noir, Amouage Memoir, LIDGE, Dior Homme Intense vs...Bu kokular kim tarafından üretildiği bilinmeyen "parfüm" tanımını, bence tam anlamıyla dolduran genel beğeniye uygun olsun veya olmasın, nota geçişleri rahatlıkla hissedilebilen, kalıcılığı ve farkedilebilirliği yerinde,sıktığınızda görece olarak karşınızdakini etkileyebilen kokular...Kusursuzlar ama sıkıcılar...

Bugünkü konuğum genel kabul edilen "parfüm" tanımına uzak, tek bir nota üzerine kurulu ve farkedilebilirliği ortalamanın altında seyreden birçok kişi için kusurlu bir koku...Karşınızda Diptyque-Do Son!!!

images

Do Son başından sona sümbülteber (tuberose) kokusunun baskın olduğu basit ama oldukça zarif ve doğal bir parfüm.Asidik turunçlu bir açılışın ardından, tamamen sonuna kadar kremsi/yerinde bir tatlılıkla bir demet çiçek gibi kokmanızı sağlıyor.

images


Do Son; güzellik kavramını yıkan Kate Moss gibi...Ne Angelia Jolie gibi dudakları, ne Adriana Lima gibi bir fiziği ne de her an biryerlerden fırlayacakmış gibi duran göğüsleri var.Ama saçma bir şekilde çok güzel!Üstelik gözleri bile renkli değil!!!

Objektif olarak bakarsak ortalama bir parfüm kullanıcısının feminen bulabileceği bir yapısı var. Farkedilirliği ilk saatin sonunda tene yakın kalıyor ancak kalıcılığı şaşırtıcı derecede yüksek."Bu parfümü kullansam çevremdekileri etkileyebilir miyim?" diyen birine hiç uygun değil...Yayılım için rüzgar istiyor.Ofis gibi kapalı ortamda rahatlıkla kullanılır..."Renk olarak tanımla" deseler rahatlıkla "beyaz" derim...Kendinizi zaman ve mekan tanımaksızın ilkbaharda çiçeklerle dolu bir bahçede hissetmenizi sağlamak istiyorsanız en azından elinizde bir decantını bulundurmanızı tavsiye ederim.

Koku Güzelliği:10 Kalıcılık:8.5

Farkedilirlik:6

güzel inceleme için teşekkürler @NemesisSephiroth

bir ara araştırma konuma giren sümbülteberin diptyque yorumu güzel bir parfüm. ancak daha iyilerini koklama şansına eriştiğimden benim radarıma girememişti.ayrıca performans konusunda da klasik diptyque genlerini sümbülteber gibi güçlü bir notaya rağmen sürdürmüş.yani kalıcılık idare etse de yayılımı çok düşük.yine de tarzı sevenlerin mutlaka denemesi gerektiğini düşünüyorum
 

Meursault

Perfume Lover
Satış Onaylı
Katılım
21 Haz 2016
Mesajlar
1,725
Yıllar geçti bir parfüm için inceleme yazısı yazmayalı...Aslında uzun zamandır hiç böyle bir niyetim de yoktu...Çok güzel, kusursuz, kaliteli, hatta çekici parfümler denedim ama hiç biri beni iç dünyamda gezintiye çıkaran, bu hobiye ilk başladığım zamanlardaki yeni bir parfüm denediğimde verdiğim tepkiyi vermemi sağlayamadı...Kusursuzluk demişken; kusursuzluğu sıkıcı ve kasıntı bulanlardanımdır...Portishead'in "The Rip" adlı eserinin 2 dakika 36. saniyesindeki o tiz sez birçok müzikle ilgili kişi için teknik bir hatayken duyduğumda beni mutlu eder mesela.Doğal olan şeyin daha değerli ve kusurlu olması gerektiğini düşünüyorum; tıpkı dakik bir Casio elektronik saatin az da olsa zaman kaçıran mekanik bir Rolex'in 1000'de biri bir rakama alıcı bulması gibi...
Parfüm endüstrisinde kusursuz sayılabilecek onlarca parfüm var...Black Orchid, Noir de Noir, Amouage Memoir, LIDGE, Dior Homme Intense vs...Bu kokular kim tarafından üretildiği bilinmeyen "parfüm" tanımını, bence tam anlamıyla dolduran genel beğeniye uygun olsun veya olmasın, nota geçişleri rahatlıkla hissedilebilen, kalıcılığı ve farkedilebilirliği yerinde,sıktığınızda görece olarak karşınızdakini etkileyebilen kokular...Kusursuzlar ama sıkıcılar...

Bugünkü konuğum genel kabul edilen "parfüm" tanımına uzak, tek bir nota üzerine kurulu ve farkedilebilirliği ortalamanın altında seyreden birçok kişi için kusurlu bir koku...Karşınızda Diptyque-Do Son!!!

images

Do Son başından sona sümbülteber (tuberose) kokusunun baskın olduğu basit ama oldukça zarif ve doğal bir parfüm.Asidik turunçlu bir açılışın ardından, tamamen sonuna kadar kremsi/yerinde bir tatlılıkla bir demet çiçek gibi kokmanızı sağlıyor.

images


Do Son; güzellik kavramını yıkan Kate Moss gibi...Ne Angelia Jolie gibi dudakları, ne Adriana Lima gibi bir fiziği ne de her an biryerlerden fırlayacakmış gibi duran göğüsleri var.Ama saçma bir şekilde çok güzel!Üstelik gözleri bile renkli değil!!!

Objektif olarak bakarsak ortalama bir parfüm kullanıcısının feminen bulabileceği bir yapısı var. Farkedilirliği ilk saatin sonunda tene yakın kalıyor ancak kalıcılığı şaşırtıcı derecede yüksek."Bu parfümü kullansam çevremdekileri etkileyebilir miyim?" diyen birine hiç uygun değil...Yayılım için rüzgar istiyor.Ofis gibi kapalı ortamda rahatlıkla kullanılır..."Renk olarak tanımla" deseler rahatlıkla "beyaz" derim...Kendinizi zaman ve mekan tanımaksızın ilkbaharda çiçeklerle dolu bir bahçede hissetmenizi sağlamak istiyorsanız en azından elinizde bir decantını bulundurmanızı tavsiye ederim.

Koku Güzelliği:10 Kalıcılık:8.5

Farkedilirlik:6
Elinize sağlık. Rolex bir zaman aracı olmaktan çıkmış, bir imaj aracı olmuş marka. Farkedilebilirliği çok yüksek. Karşınızdakinin size bakış açısını değiştirebilir:). Ama anladığım kadarıyla bu parfümden böyle meziyetler bekleyemiyoruz. Yani yeni lisanda "Oldschool" diye tabir edilen bir parfüm. Güzel kokmasını istediğimiz bir parfümün silajı düşükse, fiyatı da yüksekse başarısız diyebilirmiyiz? Belki de benim parfüm dünyasındaki karşılığım, Picasso tablosuna bakıp "Bu ne aga karışkuruş" diyen adamdır:):).
 

MD

Founder Administrator
Yönetici
Katılım
16 Mar 2015
Mesajlar
2,286
Yıllar geçti bir parfüm için inceleme yazısı yazmayalı...Aslında uzun zamandır hiç böyle bir niyetim de yoktu...Çok güzel, kusursuz, kaliteli, hatta çekici parfümler denedim ama hiç biri beni iç dünyamda gezintiye çıkaran, bu hobiye ilk başladığım zamanlardaki yeni bir parfüm denediğimde verdiğim tepkiyi vermemi sağlayamadı...Kusursuzluk demişken; kusursuzluğu sıkıcı ve kasıntı bulanlardanımdır...Portishead'in "The Rip" adlı eserinin 2 dakika 36. saniyesindeki o tiz sez birçok müzikle ilgili kişi için teknik bir hatayken duyduğumda beni mutlu eder mesela.Doğal olan şeyin daha değerli ve kusurlu olması gerektiğini düşünüyorum; tıpkı dakik bir Casio elektronik saatin az da olsa zaman kaçıran mekanik bir Rolex'in 1000'de biri bir rakama alıcı bulması gibi...
Parfüm endüstrisinde kusursuz sayılabilecek onlarca parfüm var...Black Orchid, Noir de Noir, Amouage Memoir, LIDGE, Dior Homme Intense vs...Bu kokular kim tarafından üretildiği bilinmeyen "parfüm" tanımını, bence tam anlamıyla dolduran genel beğeniye uygun olsun veya olmasın, nota geçişleri rahatlıkla hissedilebilen, kalıcılığı ve farkedilebilirliği yerinde,sıktığınızda görece olarak karşınızdakini etkileyebilen kokular...Kusursuzlar ama sıkıcılar...

Bugünkü konuğum genel kabul edilen "parfüm" tanımına uzak, tek bir nota üzerine kurulu ve farkedilebilirliği ortalamanın altında seyreden birçok kişi için kusurlu bir koku...Karşınızda Diptyque-Do Son!!!

images

Do Son başından sona sümbülteber (tuberose) kokusunun baskın olduğu basit ama oldukça zarif ve doğal bir parfüm.Asidik turunçlu bir açılışın ardından, tamamen sonuna kadar kremsi/yerinde bir tatlılıkla bir demet çiçek gibi kokmanızı sağlıyor.

images


Do Son; güzellik kavramını yıkan Kate Moss gibi...Ne Angelia Jolie gibi dudakları, ne Adriana Lima gibi bir fiziği ne de her an biryerlerden fırlayacakmış gibi duran göğüsleri var.Ama saçma bir şekilde çok güzel!Üstelik gözleri bile renkli değil!!!

Objektif olarak bakarsak ortalama bir parfüm kullanıcısının feminen bulabileceği bir yapısı var. Farkedilirliği ilk saatin sonunda tene yakın kalıyor ancak kalıcılığı şaşırtıcı derecede yüksek."Bu parfümü kullansam çevremdekileri etkileyebilir miyim?" diyen birine hiç uygun değil...Yayılım için rüzgar istiyor.Ofis gibi kapalı ortamda rahatlıkla kullanılır..."Renk olarak tanımla" deseler rahatlıkla "beyaz" derim...Kendinizi zaman ve mekan tanımaksızın ilkbaharda çiçeklerle dolu bir bahçede hissetmenizi sağlamak istiyorsanız en azından elinizde bir decantını bulundurmanızı tavsiye ederim.

Koku Güzelliği:10 Kalıcılık:8.5

Farkedilirlik:6
Anıl hocam teşekkür ederim , çok güzel bir inceleme ..


Tapatalk kullanarak iPhone aracılığıyla gönderildi
 

yavuz

Extrait de Parfum
Satış Onaylı
Katılım
18 Mar 2015
Mesajlar
547
Diptyque markasının denediğim tüm kokuları hep kendini sevdirmeyi başarmıştır, kalicilik konusunda da uzmemistir. Do Son şimdiye kadar denememe rağmen markanin diğer kokularını da az çok bildiğim için kafamda canlandirabildim sizin yorumlarinizla. Elinize sağlık Anıl bey
 
Üst