Kadınların Parfüm Kullanması İslam'da ve Ramazan ayı Parfüm

[baykalbul]

Başlığı tam açamamış olabilirim. Kısa tutmaya çalıştım. Kısaca yazayım.

Bir hadis i Şerif olduğu söyleniyor, eğer kadın parfüm sürüp bunu koklatacak şekilde toplum içine çıkarsa zinakar olacağı ile ilgili. Tam hadisi ekleyeceğim ama bence uydurma bir hadis.

Yani zinakar olmak öyle kolay mı hocam ya. Üstelik zina suçu olsa kuranda yazardı. Çünkü apaçık ayetler diye başlayan Nur suresinde zina suçu ve cezası açıklanmıştır detaylı.

Orada hem evli hem bekar bayanlar, erlekler için zamir kullanılmıştır. Ama bazı kötü kişiler evliler için taşla öldüeme yani recm i eklemişlerdir.

Hz.muhammed recm uygulamış olsa bile nur suresi ile bu hüküm kesin kalkmıştır.

Neyse kısa keseyim, lütfen dini uydurma hükümlerden kurtaralım.

Konu belki kaldırılacak çünkü tartışma yoğunlaşabilir. Umarım iyi niyetli olduğum görülüyordur..

Ramazan ayında da yara gibi bir şey olmadıkça parfüm sürülmesi orucu bozmadığı söyleniyor. Ama sürülür mü bu konuda şu an bilgim yok arkadaşlar..

Erkekler sürüyorda zina olmuyorda bayanlar sürünce nedrn suç oluyor değil mi hatta zinakar demişler maalesef..

Bu yazımın amacı aslında güzel olan islamın kirlenmesini önlemek ve bir gerçeği göstermek..

Aslında hurafe o kadar çokli maalesef.. Ve uydurma hadis i Şerif 'de çok..

Yaşar Nuri Öztürk'ün uydurma hurafe kitabıda vardı bu arada..

Kuran bozulmamıştır arkadaşlar. Kimi tarikatlar kuran'ı tek başınıza anlayamazsınız diyor çünkü kuran ı kerim yanlışlıkları, yanlışlarını bize söylüyor..

Kuran hakem olduktan sonra hadis i şeriflerdrn ve diğer hükümlerden korkmayın :)

D6503 cihazımdan Tapatalk kullanılarak gönderildi

 

[malibulife]

Başlığı ram açamamış olabilirim. Kısa tutmaya çalıştım. Kısaca yazayım.

Bir hadis i Şerif olduğu söyleniyor, eğer kadın parfüm sürüp bunu koklatacak şekilde toplum içine çıkarsa zinakar olacağı ile ilgili. Tam hadisi ekleyeceğim ama bence uydurma bir hadis.

Yani zinakar olmak öyle kolay mı hocam ya. Üstelik zina suçu olsa kuranda yazardı. Çünkü apaçık ayetler diye başlayan Nur suresinde zina suçu ve cezası açıklanmıştır detaylı.

Orada hem evli hem bekar bayanlar, erlekler için zamir kullanılmıştır. Ama bazı kötü kişiler evliler için taşla öldüeme yani recm i eklemişlerdir.

Hz.muhammed recm uygulamış olsa bile nur suresi ile bu hüküm kesin kalkmıştır.

Neyse kısa keseyim, lütfen dini uydurma hükümlerden kurtaralım.

Konu belki kaldırılacak çünkü tartışma yoğunlaşabilir. Umarım iyi niyetli olduğum görülüyordur..

Ramazan ayında da yara gibi bir şey olmadıkça parfüm sürülmesi orucu bozmadığı söyleniyor. Ama sürülür mü bu konuda şu an bilgim yok arkadaşlar..

Erkekler sürüyorda zina olmuyorda bayanlar sürünce nedrn suç oluyor değil mi hatta zinakar demişler maalesef..

Bu yazımın amacı aslında güzel olan islamın kirlenmesini önlemek ve bir gerçeği göstermek..

Aslında hurafe o kadar çokli maalesef.. Ve uydurma hadis i Şerif 'de çok..

Yaşar Nuri Öztürk'ün uydurma hurafe kitabıda vardı bu arada..

Kuran bozulmamıştır arkadaşlar. Kimi tarikatlar kuran'ı tek başınıza anlayamazsınız diyor çünkü kuran ı kerim yanlışlıkları, yanlışlarını bize söylüyor..

Kuran hakem olduktan sonra hadis i şeriflerdrn ve diğer hükümlerden korkmayın :)

D6503 cihazımdan Tapatalk kullanılarak gönderildi

Hocam hadislerin bir çoğu uydurma zaten, fazla takılmamak gerek. Ayrıca parfüm konusu kadınlarımız tarafından çok da önemsenen özen gösterilen bir konu değil. Bu konuda çok bilinçsizler. Açık ve sahte parfüm hariç tabi.

 

[baykalbul]

Hocam hadislerin bir çoğu uydurma zaten, fazla takılmamak gerek. Ayrıca parfüm konusu kadınlarımız tarafından çok da önemsenen özen gösterilen bir konu değil. Bu konuda çok bilinçsizler. Açık ve sahte parfüm hariç tabi.

Forumuzda özenen bayanlar var, şimdi alınmasınlar :).

Satılan parfümlerin çoğu bayan diye biliyorum ve bayan parfüm çelidi daha çok galiba..

Evet açık parfüm kullanıcı miktarı çok gibi .

Sahte parfümde çok ha birebir veya kötü çakma.. Bellamola gibi şirketler bu yüzden de kapanıyor galiba..

Çeşit çok ve ucuz olur inşallah orjinal parfüm satan yerlerde :)

D6503 cihazımdan Tapatalk kullanılarak gönderildi

 

[elle61]

Bildiğim kadarıyla söz konusu hadis sahih. Ben öyle biliyorum, kimseye laf etmek derdinde değilim. Parfüm kullanmıyor muyum? 30 şişeye yakın parfümüm var. İşlediğim bu günahın cezasından bana annemden bile merhametli olan Yüce Rabbime (c.c) sığınıyorum. İnşallah affeder. Hadis sahih değilse bile 30 şişeye verdiğim para israf olduğu için yine günahkarım. Allah affetsin.

 

[baykalbul]

Bildiğim kadarıyla söz konusu hadis sahih. Ben öyle biliyorum, kimseye laf etmek derdinde değilim. Parfüm kullanmıyor muyum? 30 şişeye yakın parfümüm var. İşlediğim bu günahın cezasından bana annemden bile merhametli olan Yüce Rabbime (c.c) sığınıyorum. İnşallah affeder. Hadis sahih değilse bile 30 şişeye verdiğim para israf olduğu için yine günahkarım. Allah affetsin.

@elle61 hanım sahih diye nice uydurma hadis var. Hadisi uyduran sahihide uyduruyor. Size Kuran'dan Nur suresini verdim. Siz bilirsiniz artık.

Üstelik şöyle yakın bir hadis var, bir söze iğrenirseniz ben sizden daha uzağım o söze, bir sözü severseniz ben daha yakınım o söze şeklinde yaklaşık. İnşallah hadisi bulur editlerim, eklerim..

Benim mantığım bu hadise uymuyor, yani kadın koku sürüp topluma girerse zinakar olduğuna..

Öyle hadisler varki sahih denen ve juran A aykırı..

Faiz borç alan öı ne annesi ile yatmış gibiymiş. Aklınıza yatırıyor mu, bu kadar kolay mı allah aşkına anne ile yatmak..

Peki bunlar neden oluyor, İslam düşmanları yüzünden. Mesrla kimi tarikatlarda Yahudi mollalar var. Yahudi dönmez hadisi ne olacak? Tabiki iyi Yahudi var az maz ama var..



D6503 cihazımdan Tapatalk kullanılarak gönderildi

 

[elle61]

Baykal Bey, çok fazla uydurma hadis var; doğru. Belki sizin dediğiniz doğrudur. Olabilir, olmaz demiyorum ben. Ben de sizin gibi bildiğimi aktardım sadece. Allah hepimizi doğru yolunda eylesin inşallah.

 

[Green]

Konu hakkındaki şahsi fikrimi belirtmek istedim.

Öncelikle şunu biliyoruz ki, rivayetler konusunda zayıf, sahih, uydurma kategorileri mevcut. Bazı rivayetler senet açısından sahih olsa da mana bakımından Kur'an-ı Kerim'le zıtlaşabiliyor. Bu türden rivayetler uydurma olabilirler. Fakat şu da bir gerçek ki, belirli bir konu hakkında, hadis rivayetleri aktarılırken, çok çok dikkatli olmak gerekiyor. Şöyle ki, Peygamberimiz (sav)'in o sözü eğer söylediyse, "hangi" durumda, "nasıl" bir ortamda, "hangi" kişilere, "nasıl" bir olay üzerine ve "kimler" için söylediğini bilmemiz lazım. Yoksa çok spesifik ve özel bir durum için belirtilen bir hükmü, genele yayarız ve yanlış anlaşılmalara yol açabiliriz. Bu türden, okunduğunda ya da duyulduğunda çok sert ve çok acımasız (haşa) gibi gelebilecek bir rivayete doğrudan, o anda mantığımıza aykırı geldiği için "bu uydurma" demektense, rivayetin geçtiği şartları iyi araştırmak daha mantıklı geliyor bana. Eğer her iki durumda da, rivayetin hem söylendiği ortam ve koşullar hem de manasında şüphe bulunuyorsa, bunu Kur'an'i bir bakış açısıyla ele almak şart. Çünkü elimizde korunmuş bir Kur'an metni bulunmakta ve bu metin ile kapsadığı ilkelere hayatı boyunca bağlı kalmış, aykırı davranmamış bir Allah elçisi (sav) söz konusu.

Kadınlar'ın dini anlamda oldukça çok sömürülen, yanlış "anlatılan" ve yanlış anlaşılması "istenen" bir çok durumu mevcut. Kur'an'ı samimi bir şekilde okumak ve daha ayrıntılı bir bilgiye sahip olmak içinde, gerekirse sahih rivayetlere bakmak gerekiyor. Gelenekteki yanlış ve Kur'an'a hatta hadislere aykırı bazı tutumlar hala söz konusu ve bunlar dışarıdan bir insan için "İslami" ilkeler olarak düşünülüyor. Fakat durumun tam tersi olduğu o kadar çok madde var ki, çok uzun ve apayrı bir tartışma konusu.

İslam'da genel ilke, okuduğum ve öğrendiğim kadarıyla, günaha (Kur'an'da geçen bir başka ifadeyle insanın kendisine ve çevresine "zulüm" etmesine) giden yer yoldan uzak durmaktır. Örneğin, evlilik dışı ilişki olan zina, büyük günahlardandır ve zinaya giden yollardan uzak durmak gerekmektedir. Çünkü Allah (c.c) "zina yapmayın" yerine "zinaya yaklaşmayın" buyurur. Bu zina meselesi sadece bir örnek, eğer içinde bulunduğumuz durum veya alacağımız bir karar ya da herhangi bir eylemimiz bizi günaha yaklaştırıyor veya doğrudan bizi günahın ortasına koyuveriyorsa, oraya giden yola girmemek gerekiyor. Genel ilke bu. Faiz de çok büyük bir günahtır ve her koşulda uzak durmaya çaba göstermek gerekmektedir:

(Ey iman edenler! Allah’a karşı gelmekten sakının ve eğer gerçekten iman etmiş kimselerseniz, faizden geriye kalanı bırakın. Eğer böyle yapmazsanız, Allah ve Resûlüyle savaşa girdiğinizi bilin. Eğer tövbe edecek olursanız, anaparalarınız sizindir. Böylece siz ne başkalarına haksızlık etmiş olursunuz, ne de başkaları size haksızlık etmiş olur. Bakara Suresi 278-279. ayetler)

Bunlar genel hükümlerdir ve ayrıntıları konuşulup araştırılabilir. Ben sadece kendi bildiğim kadarını yazıyorum burada. Kendi düşüncelerim.

Parfüm konusuna gelecek olursak... Efenim bence burada "niyet" anahtar rol oynamakta. Çünkü yukarıda bahsettiğim kural ve hükümlere bakacak olursak, "parfüm" kullanmaktaki amacımızı bilmek, bizim dini açıdan nasıl bir durumda olduğumuza dair bir ipucu verebilir.

İslam'da güzel kokmak sünnettir. Peygamberimizin (sav) misk ve güzel kokuları çok sevdiği, ikram edilen güzel kokunun reddedilmemesi gerektiğine dair sözler söylediği, toplulukta güzel ve hoş kokmanın tavsiye edildiği bir çok rivayet mevcut.

Burada işin kilit noktası bence şu: parfümü kullanmaktaki amaç, güzel temiz ve hoş kokmak, diğer insanlara örnek olmak, sevdiğimiz bir kokuyu usulüne uygun olarak ve temiz bir niyetle kullanmak, Peygamberimiz (sav)'in sünnetine uymak mı ???? Yoksa amaç zinaya ya da dini açıdan uygunsuz durumlara olabildiğince yakın olmak, karşı tarafı baştan çıkarmak, uygunsuz bir durumu istemek ya da kibir içinde ortada dolaşmak mı ???? Bence bu niyet önemli işte parfüm konusunda. İsraf etmemeyi de unutmamak lazım.

"Şüphe yok ki Allah, onların gizlediklerini de, açığa vurduklarını da bilir. O, büyüklük taslayanları hiç sevmez." (Nahl Suresl 23. ayet)

"Dinde zorlama yoktur. Artık doğru ile yanlış birbirinden seçilip ayrılmıştır. Şu halde kim şeytani güçleri reddeder de Allah'a inanırsa, kesinlikle kopmaz bir kulpa yapışmış olur: zira Allah her şeyi sınırsız işitendir, her şeyi limitsiz bilendir. (Bakara Suresi 256. ayet)"

Bize düşen tavsiye vermek, Allah'ın emirlerini hatırlatmaktır o kadar. Gerisi kişiyi bağlar:

"Gerçekten, apaçık belgelerden indirdiklerimizi ve insanlar için Kitapta açıkladığımız hidayeti gizlemekte olanlar; işte onlara, hem Allah lanet eder, hem de (bütün) lanet ediciler." (Bakara Suresi 159. ayet)

Kişinin günahının hesabını yine kişi kendisi verecektir. Kalplerin içini bilmek gibi bir durumumuz yok bizim. O yüzden zanda bulunmak da yanlıştır:

"Onların çoğu ancak zannın ardından gider. Oysa zan, hak namına hiçbir şeyin yerini tutmaz. Şüphesiz Allah, onların yapmakta olduklarını hakkıyla bilendir. (Yunus Suresi 36. ayet)"

elle61 hanım harika bir şey yazmış. Aynen katılıyorum. Bize "anne"mizden kat kat kat merhametli olan, annemizin taşıdığı merhameti ona veren Yüce Allah (c.c) bizim içimizdekileri, çektiğimiz sıkıntıları ve yaşadıklarımızı çok iyi bilir. O'nun rahmetinden ümit kesmek Kur'an'da inkarcıların bir özelliği olarak belirtimiştir.

"Ya'kup: “Ey oğullarım! Mısır'a gidin de, Yûsuf ile kardeşini araştırıp bulmaya çalışın ve Allah'ın lütfundan ümit kesmeyin. Ancak Allah'tan gelen gerçekleri örtbas eden toplumlar, O'nun lütfundan ümitlerini keserler.” (Yusuf Suresi 87. ayet)

Burada yazdıklarım bir müslüman olarak kendi bildiklerimdir. Kimseye bir art niyet söz konusu yoktur. Herkes kendi kararını kendisi vermekte özgürdür ve zorlanamaz.

Bu kadar çok çeşit güzel kokuyu var eden ve bizlere koklamayı lütfeden ALLAH'a hamd olsun.

Çok uzun olduysa özür diliyorum şimdiden. Yanlışsam ALLAH beni de, sizi de, hepimizi de doğru yola, O'na giden yola iletsin. Güzel kokulu günleriniz olsun inşaALLAH =)

 

[None]

Konu hakkındaki şahsi fikrimi belirtmek istedim.

Öncelikle şunu biliyoruz ki, rivayetler konusunda zayıf, sahih, uydurma kategorileri mevcut. Bazı rivayetler senet açısından sahih olsa da mana bakımından Kur'an-ı Kerim'le zıtlaşabiliyor. Bu türden rivayetler uydurma olabilirler. Fakat şu da bir gerçek ki, belirli bir konu hakkında, hadis rivayetleri aktarılırken, çok çok dikkatli olmak gerekiyor. Şöyle ki, Peygamberimiz (sav)'in o sözü eğer söylediyse, "hangi" durumda, "nasıl" bir ortamda, "hangi" kişilere, "nasıl" bir olay üzerine ve "kimler" için söylediğini bilmemiz lazım. Yoksa çok spesifik ve özel bir durum için belirtilen bir hükmü, genele yayarız ve yanlış anlaşılmalara yol açabiliriz. Bu türden, okunduğunda ya da duyulduğunda çok sert ve çok acımasız (haşa) gibi gelebilecek bir rivayete doğrudan, o anda mantığımıza aykırı geldiği için "bu uydurma" demektense, rivayetin geçtiği şartları iyi araştırmak daha mantıklı geliyor bana. Eğer her iki durumda da, rivayetin hem söylendiği ortam ve koşullar hem de manasında şüphe bulunuyorsa, bunu Kur'an'i bir bakış açısıyla ele almak şart. Çünkü elimizde korunmuş bir Kur'an metni bulunmakta ve bu metin ile kapsadığı ilkelere hayatı boyunca bağlı kalmış, aykırı davranmamış bir Allah elçisi (sav) söz konusu.

Kadınlar'ın dini anlamda oldukça çok sömürülen, yanlış "anlatılan" ve yanlış anlaşılması "istenen" bir çok durumu mevcut. Kur'an'ı samimi bir şekilde okumak ve daha ayrıntılı bir bilgiye sahip olmak içinde, gerekirse sahih rivayetlere bakmak gerekiyor. Gelenekteki yanlış ve Kur'an'a hatta hadislere aykırı bazı tutumlar hala söz konusu ve bunlar dışarıdan bir insan için "İslami" ilkeler olarak düşünülüyor. Fakat durumun tam tersi olduğu o kadar çok madde var ki, çok uzun ve apayrı bir tartışma konusu.

İslam'da genel ilke, okuduğum ve öğrendiğim kadarıyla, günaha (Kur'an'da geçen bir başka ifadeyle insanın kendisine ve çevresine "zulüm" etmesine) giden yer yoldan uzak durmaktır. Örneğin, evlilik dışı ilişki olan zina, büyük günahlardandır ve zinaya giden yollardan uzak durmak gerekmektedir. Çünkü Allah (c.c) "zina yapmayın" yerine "zinaya yaklaşmayın" buyurur. Bu zina meselesi sadece bir örnek, eğer içinde bulunduğumuz durum veya alacağımız bir karar ya da herhangi bir eylemimiz bizi günaha yaklaştırıyor veya doğrudan bizi günahın ortasına koyuveriyorsa, oraya giden yola girmemek gerekiyor. Genel ilke bu. Faiz de çok büyük bir günahtır ve her koşulda uzak durmaya çaba göstermek gerekmektedir:

(Ey iman edenler! Allah’a karşı gelmekten sakının ve eğer gerçekten iman etmiş kimselerseniz, faizden geriye kalanı bırakın. Eğer böyle yapmazsanız, Allah ve Resûlüyle savaşa girdiğinizi bilin. Eğer tövbe edecek olursanız, anaparalarınız sizindir. Böylece siz ne başkalarına haksızlık etmiş olursunuz, ne de başkaları size haksızlık etmiş olur. Bakara Suresi 278-279. ayetler)

Bunlar genel hükümlerdir ve ayrıntıları konuşulup araştırılabilir. Ben sadece kendi bildiğim kadarını yazıyorum burada. Kendi düşüncelerim.

Parfüm konusuna gelecek olursak... Efenim bence burada "niyet" anahtar rol oynamakta. Çünkü yukarıda bahsettiğim kural ve hükümlere bakacak olursak, "parfüm" kullanmaktaki amacımızı bilmek, bizim dini açıdan nasıl bir durumda olduğumuza dair bir ipucu verebilir.

İslam'da güzel kokmak sünnettir. Peygamberimizin (sav) misk ve güzel kokuları çok sevdiği, ikram edilen güzel kokunun reddedilmemesi gerektiğine dair sözler söylediği, toplulukta güzel ve hoş kokmanın tavsiye edildiği bir çok rivayet mevcut.

Burada işin kilit noktası bence şu: parfümü kullanmaktaki amaç, güzel temiz ve hoş kokmak, diğer insanlara örnek olmak, sevdiğimiz bir kokuyu usulüne uygun olarak ve temiz bir niyetle kullanmak, Peygamberimiz (sav)'in sünnetine uymak mı ???? Yoksa amaç zinaya ya da dini açıdan uygunsuz durumlara olabildiğince yakın olmak, karşı tarafı baştan çıkarmak, uygunsuz bir durumu istemek ya da kibir içinde ortada dolaşmak mı ???? Bence bu niyet önemli işte parfüm konusunda. İsraf etmemeyi de unutmamak lazım.

"Şüphe yok ki Allah, onların gizlediklerini de, açığa vurduklarını da bilir. O, büyüklük taslayanları hiç sevmez." (Nahl Suresl 23. ayet)

"Dinde zorlama yoktur. Artık doğru ile yanlış birbirinden seçilip ayrılmıştır. Şu halde kim şeytani güçleri reddeder de Allah'a inanırsa, kesinlikle kopmaz bir kulpa yapışmış olur: zira Allah her şeyi sınırsız işitendir, her şeyi limitsiz bilendir. (Bakara Suresi 256. ayet)"

Bize düşen tavsiye vermek, Allah'ın emirlerini hatırlatmaktır o kadar. Gerisi kişiyi bağlar:

"Gerçekten, apaçık belgelerden indirdiklerimizi ve insanlar için Kitapta açıkladığımız hidayeti gizlemekte olanlar; işte onlara, hem Allah lanet eder, hem de (bütün) lanet ediciler." (Bakara Suresi 159. ayet)

Kişinin günahının hesabını yine kişi kendisi verecektir. Kalplerin içini bilmek gibi bir durumumuz yok bizim. O yüzden zanda bulunmak da yanlıştır:

"Onların çoğu ancak zannın ardından gider. Oysa zan, hak namına hiçbir şeyin yerini tutmaz. Şüphesiz Allah, onların yapmakta olduklarını hakkıyla bilendir. (Yunus Suresi 36. ayet)"

elle61 hanım harika bir şey yazmış. Aynen katılıyorum. Bize "anne"mizden kat kat kat merhametli olan, annemizin taşıdığı merhameti ona veren Yüce Allah (c.c) bizim içimizdekileri, çektiğimiz sıkıntıları ve yaşadıklarımızı çok iyi bilir. O'nun rahmetinden ümit kesmek Kur'an'da inkarcıların bir özelliği olarak belirtimiştir.

"Ya'kup: “Ey oğullarım! Mısır'a gidin de, Yûsuf ile kardeşini araştırıp bulmaya çalışın ve Allah'ın lütfundan ümit kesmeyin. Ancak Allah'tan gelen gerçekleri örtbas eden toplumlar, O'nun lütfundan ümitlerini keserler.” (Yusuf Suresi 87. ayet)

Burada yazdıklarım bir müslüman olarak kendi bildiklerimdir. Kimseye bir art niyet söz konusu yoktur. Herkes kendi kararını kendisi vermekte özgürdür ve zorlanamaz.

Bu kadar çok çeşit güzel kokuyu var eden ve bizlere koklamayı lütfeden ALLAH'a hamd olsun.

Çok uzun olduysa özür diliyorum şimdiden. Yanlışsam ALLAH beni de, sizi de, hepimizi de doğru yola, O'na giden yola iletsin. Güzel kokulu günleriniz olsun inşaALLAH =)

SAYIN HOCAM GÜNAH MI DEĞİL Mİ :))))

 

[Green]

ahahaha :D estağfurullah :) ya çok uzun oldu dimi ama napim :)

 

[None]

Elinize sağlık :)

 

[debian_lnx]

Yazınız için elinize sağlık...Uydurma olabilir ama bence tevazu ve tefekkür yönünden belki ramazan aylarında veya bayanların aşırı bir şekilde ilgi çekmeleri uygun olmayabilir..Ama toplum içerisinde yaşıyorum ne kadar parfümlerin içerisinde alkol içeriği olsa da hiç kimsenin toplum içerisinde özelikle yaz aylarınında vücüt kokukusu ile biribirini rahatsız etme hakkıda yok hem erkek hemde bayan için..Ortada aşırıya kaçılmadan kullanılmasını gerektiğini düşünüyorum...

 

[almıla]

şimdi bu hadisi şerif sahih ben de okumuştum. hadisin sahihliğini tartışmaktansa konu üstüne düşünmek bence daha mantıklı, aklımız var fikrimiz var bir şişeyi boşaltıp sokağa cıkarsanız bayan olun erkek olun her geçen ne sıkmış bu diye bakarsa, etkilenirse hadise de gerek yok dikkat çekmek zaten dinimizde bay bayan farketmez uygun değildir. ama parfüm sıkarsınız sadece size sarılanların alabileceği yakınlıkta kimseyi etkilemeyecek kadar bence bunda bir mahsur yoktur. herşeyi geçtim bir hadis daha yazayım tüm alimler müftüler birleşse fetva için sen gene kalbine danış demiş efendimiz s.a.v. o yüzden böyle düşünmek daha uygun diye düşünüyorum şahsen parfüm kullanıyorum ama asla dikkat çekecek kadar sıkmamaya dikkat ediyorum

 

[A☆MEN]

Aynen katiliyorum ,amac guzel kokayim iyi hissedeyimse bence sorun yok,ama yabanci bir erkegi etkileyeyim gibi bir niyet varsa orda inananlar icin ortada bir gunah mevzusu oldugu soylenebilir..

 

[Yavuz14M]

Bu konudaki görüşüm Güzel kokunun insan üzerinde etkileyici bir faktör olduğunu unutmayalım bazı mağazalar bile içgüdüde alışveriş yapma güdüsü uyansın diye mağazalarına o dürtüyü uyandıracak şekilde koku makineleri koyuyorlarmış ki bunu yanlış fikirli bir insan kötü bir yoldada kullanabilir yukarda bahsi geçtiği gibi zinaya yaklaşırsan içinde bulunma ihtimalin çok yüksek bunu engellemek amacıyla söylenmiş olabilir bu tür konular hassastır yoksa Peygamber efendimiz (sav)kendisine sırf çok ağırına gitsin rencide olsun diye çocuklarına taşlatan Taifdeki insanlar için Cebrail(as)yanında bir melekle gelerek Rabbimin izniyle sen istersen onları helak edeceğiz dediği zaman onlar bilmiyorlar demedimi ve ondan sonra o halk müslüman olup sahabe olmadılar mı orda onay verseydi ebedi cehennemde olacak insanlar Rabbimin merhametiyle ebedi cennette olabilecekler o yüzden bu tür konular çok hassas büyükler bu yol incedir kılıçtan keskincedir diye boşuna dememişler benim bildiğim bir hadis var bir kadın üstüne dikkat çekici etraftaki erkekleri etkileyecek bir koku sürdüğü zaman Ameller niyetlere göredir melekler ona lanet eder diye bu erkek içinde geçerli olabilir bunu iyi anlamak kavramak lazım sonuçta herkesin dikkat etmesi gereken bazı gereksinimler var her insanın bir zaafı var bu konuda o hadis uydurmadır şu böyledir demek çok riskli bir durum Ya söylediyse Efendimiz (sav) mahşerde nasıl bakarız yüzüne nasıl deriz sen böyle demişsin efendim ama benim mantığıma uymuyor seni yalanladım ama dünyada,kusura bakma diye hassas olmak lazım bu konularda her peygamber mahşer gününde nefsim derken kendi nefsini değil ümmetini düşünen bir Peygamber o yukarda verdiğim Taif örneği gibi kendi nefsi için kendi çıkarları için değil bizim yararırımız ve iyiliğimiz için uğraşan bir insan Allah’ıma şükürler olsun ki habibine ümmet yaptı bizi ayrıca Kurandan sonraki en güvenli limanlar sünnetler hadislerdir ayrıca bir çocuğa şunu yap sana şeker vericem diyerek ufacık bir aldatma dahi olan bir insana hadis rivayet edilmezmiş o kadar önemli bir husus bu günümüzde şu hadis şöyle bu hadis böyle biz bi müslüman gibi yaşıyormuyuz ona bakalım ne düzeyde müslümanız ona bakalım o zaman belki kuran ı da hadisleride anlayabilme yeteneğine sahip olabiliriz

 

[Ömer Atmaca]

Bu konuya yeni denk geldim. Yazmak istedim. İslami hassasiyeti olan ve güzel yorumlar ile açıklamalarda bulunan arkadaşlardan Allah Azze ve celle razı olsun. Başlığı açan arkadaşımıza biraz sitemde bulunacağım arkadaşça.Vâkıf olmadığımız konuda bağlayıcı konuşmak (diğer arkadaşlarımızdan bazıları zaten belirtmiş) bir çok kişinin o sözle yanlış amel etmesine ve size günahtan pay gelmesine sebep olabilir.Dini konular çok hassastır, ilim,feraset,ve konuya dair tecrübe gerektirir.Bizim karar vereceğimiz bir hüküm yoktur; günahtır ya da değildir gibi. Zaten bunlar Allah veya rasulullah tarafından karara bağlanmıştır.Bir kadının güzel koku sürünüp dışarı çıkarak kokusunun yabancı erkeklere ulaşmasına ve onların şehvetlenmesine sebep olmas, kokunun gittiği her erkekle zina etmiş sayılır. Bu hadis-i şerif sahihtir arkadaşlar. Meşhur bir söz var;gerçekler acıdır.. Bende İslami hassasiyetle yaşayan birisiyim ama parfüm koleksiyonu yapıyorum ve bu durum bile caiz değil işin aslı.. Herşeyin fazlası haramdır.. Yani parfüme verdiğimiz parayla ne açlar doyar ne sıkıntılar çözülür ama ne yazıkki bende bu hobinin müptelasıyım. Merhameti büyük Allah'ım affeylesin. Bu hobide benim gibi düşünen muhafazakar arkadaşlarımı görmek beni mutlu etti.

 

[Acemiburun]

Tamam herşey erkek icin başkan

 

[fsater]

İlk defa gördüm başlığı.iki üç cümle okudum gerisini okumadım.oldukça saçma bir konu.iş yerinde koku haram diye deo stick bile kullanmayan kadınlar var.leş gibi ter kokuyorlar.bir kadın parfüm sürdü diye ağzının suyu akanlar türk,kürt,rum,arap yani oğuz türkmen kültürünü benimsemiş anadolulu olamazlar.bu tarz insanların yeri sapıkların yaşadığı arap yarım adasıdır.özellikle türk-islam kültüründe kadın toya girer,sözü muteberdir.kılıçda kuşanır,parfümde sürer

 

[Sparfume]

Erkekler ucan kustan hallenmemeyi kendilerine ogretir, nefislerini kontrol etmeyi basarirlarsa zaten bunlar konu dahi olmaz... Rabbine ve onun yarattiklarina askla bagli olan insan bu kadar basit sacma sapan seyleri gormez duymaz hissetmez bile...ilkel benliginizi gudulerinizi egittiginizde insan olursunuz zaten.. o yuzden boyle kildan yunden kokudan etkilenenleri "insan" yerine koymuyorum ben.. Aylak kasap misali... Bos insan uğraşları.... Selametle...

CPH2219 cihazımdan Tapatalk kullanılarak gönderildi

 

[Sirab]

Bazı kokular var ki bırakın kadınları erkeklere bile yasaklanmalı bence. Dior Homme Intense, Initio Side Effect, Mfk Oud Satin Mood bence çok seksi kokular. Çok sevmeme rağmen bunları katiyyen kullanmam.