- Katılım
- 4 Ocak 2016
- Mesajlar
- 6,015
Burada parfümeri elemanlarının tavırlarından bahsedeceğiz. Konuyu madem ben açtım, bayanlar önden tabii. :cool::cool::cool:
Bundan yaklaşık 2,5-3 yıl önce bir Pazar Günü Marmaraforum Sephora'ya yeni çıkan bir parfümü denemeye gitmiştim. Hatırlamaya çalışıyorum ama inanın o parfüm aklımda değil. Üzerimde siyah eşofmanlarım, ayağımda spor ayakkabılar, yüzümde zerre makyaj yok, yüzümü yıkayıp çıkmışım sokağa. Neyse mağazada geziniyorum ama bir Allah'ın kulu bana bakmıyor, ilgilenmiyor. Yeni çıkan bir parfüm var, onu deneyeceğim. Sağa bakıyorum, sola bakıyorum nedense kimsenin dikkatini çekemiyorum. Raflara bakıyorum, aradığım parfümü bulamıyorum. Karşımda da başka bir bayan müşteri ile ilgilenen eleman var. Eleman kadının aradığı parfümün testerını alt çekmeceden çıkartıp denemesini sağlıyor. İşte ben bunu görüyorum ve istediğim parfümün testerını bulmak için çekmeceye yönleniyorum. Çekmeceyi açıp karıştırdığım gibi alarm çalmaya başlıyor. Millet durup bir anda gözlerini bana odaklıyor. Meğersem Sephora'daki çekmecelerde özel bir sistem varmış, çalışan harici açılınca alarm çalıyor.(Şimdi bu durum değişti mi, bilemiyorum.) Sonra anında 3 adet çalışan başıma dikildi. Birisi ''Ne yapmaya çalışıyorsunuz?'' deyiverdi. ''Ne yapayım, hiç biriniz ilgilenmeyince başımın çaresine baktım, ne var? '' dedim. Yüzleri buz kesiyordu. Yine bir tanesi kendini çok çok zorlayarak ''Lütfen bir daha olmasın.'' dedi. Ben de ''Siz de ilgilenin o halde.'' dedim. Bir tanesi yüzü buz keserek ilgilendi, karşılığında bir iğne almadan çıktım.
Parfümü şimdi düşündüğümde -hani markaların mağazada diziliş şeklini göz önüne aldığımda- belki bir Guerlain olabilir sanki diyorum. Bilmiyorum, hatırlamıyorum. Gerçi insan hırsız yerine konduğu parfümü hatırlamaz mı? Vallahi hatırlamıyorum.
Sizin parfüm satış elemanlarıyla ilginç diyaloglarınız var mı?
Bundan yaklaşık 2,5-3 yıl önce bir Pazar Günü Marmaraforum Sephora'ya yeni çıkan bir parfümü denemeye gitmiştim. Hatırlamaya çalışıyorum ama inanın o parfüm aklımda değil. Üzerimde siyah eşofmanlarım, ayağımda spor ayakkabılar, yüzümde zerre makyaj yok, yüzümü yıkayıp çıkmışım sokağa. Neyse mağazada geziniyorum ama bir Allah'ın kulu bana bakmıyor, ilgilenmiyor. Yeni çıkan bir parfüm var, onu deneyeceğim. Sağa bakıyorum, sola bakıyorum nedense kimsenin dikkatini çekemiyorum. Raflara bakıyorum, aradığım parfümü bulamıyorum. Karşımda da başka bir bayan müşteri ile ilgilenen eleman var. Eleman kadının aradığı parfümün testerını alt çekmeceden çıkartıp denemesini sağlıyor. İşte ben bunu görüyorum ve istediğim parfümün testerını bulmak için çekmeceye yönleniyorum. Çekmeceyi açıp karıştırdığım gibi alarm çalmaya başlıyor. Millet durup bir anda gözlerini bana odaklıyor. Meğersem Sephora'daki çekmecelerde özel bir sistem varmış, çalışan harici açılınca alarm çalıyor.(Şimdi bu durum değişti mi, bilemiyorum.) Sonra anında 3 adet çalışan başıma dikildi. Birisi ''Ne yapmaya çalışıyorsunuz?'' deyiverdi. ''Ne yapayım, hiç biriniz ilgilenmeyince başımın çaresine baktım, ne var? '' dedim. Yüzleri buz kesiyordu. Yine bir tanesi kendini çok çok zorlayarak ''Lütfen bir daha olmasın.'' dedi. Ben de ''Siz de ilgilenin o halde.'' dedim. Bir tanesi yüzü buz keserek ilgilendi, karşılığında bir iğne almadan çıktım.
Parfümü şimdi düşündüğümde -hani markaların mağazada diziliş şeklini göz önüne aldığımda- belki bir Guerlain olabilir sanki diyorum. Bilmiyorum, hatırlamıyorum. Gerçi insan hırsız yerine konduğu parfümü hatırlamaz mı? Vallahi hatırlamıyorum.
Sizin parfüm satış elemanlarıyla ilginç diyaloglarınız var mı?