Hayattaki her seçimimizde olduğu gibi parfüm seçimlerimizin de karakterimizle bir bağı var bence de.
Parfümler söz konusu olduğunda iki parfüme dair iki temel niteliğin parfümün karakterini oluşturduğunu düşünüyorum:
- Parfümün koku profili: Tür, akorlar ve notalar gibi bileşenlerinin niteliği
- Parfümün davranışı: Kuvvet, yayılım, kalıcılık gibi nicelik parametreleri
Kendi açımdan düşündüğümde, beğendiğim, koklamaktan keyif aldığım parfümlerin karakterleri çeşitlilik içerse de, kendime en ait, içinde en iyi hissettiğim, toplum içine çıkarken üstümde taşıdığım parfümler hep benzer koku profilinde oluyor. Genellikle kozmetik malzemeleri çağrıştıran, belirli bir çiçek veya lezzet kokusuna güçlü referanslar vermeyen, feminen tarafta ama femme fatale/vamp çağrışımlar yapmayan parfümler tercih ediyorum... Hem karakter, hem fiziksel olarak sahip olduğum renkler soğuk skalada; kendime yakıştırdığım ve içinde rahat hissettiğim parfümler de kokladığımda aynı şekilde soğuk renk çağrışımları yapan parfümler. Sıcak sarıları, kahveleri çağrıştıran, altın renkli, ışıltılı parfümleri, denerken bile başkasına ait birşeyi taşıyor psikolojisine giriyorum ve "bu benlik değil" diyorum... Dikkat çekmeyi seven biri değilimdir, parfümümün de dikkat çekmesini tercih etmem, yayılımı yakın ya da orta karar parfümler yeterli gelir.
Gündelik hayat için bu böyle. Ancak örneğin akşam dans etmek için dışarı çıktığımda, şık giyindiğim kalabalık bir ortam olması nedeni ile gündelik profil, farkedilirlik açısından biraz daha güçlenip feminenleşiyor. Mesela gün içinde Misia kullanmışımdır, ama akşam aynı kırmızı meyvelere pudra akorları yerine hafif bir dumansılığın eşlik ettiği Hot Couture'ü tercih etmişimdir. İş hayatı içinde önemli toplantı vb.'lerde ise feminenlikten biraz daha nötr tarafa kayabiliyorum, Balenciega Paris gibi.
Özetle, parfüm seçiminin bilinçli veya bilinçsiz bir şekilde karakteri yansıtabileceğini düşünüyorum.