- Katılım
- 23 Şub 2017
- Mesajlar
- 2,696
Sabah erken saatler. Bir çam ormanında yavaşça yürüyordum. Yoğun bir sis var etrafta. Yaz olmasına rağmen sisin serinliği ürpetici. Yerler çam kozalakları ve kuruyup dökülmüş çam iğne yaprakları ile doluydu. Sisin ıslaklığı yerdeki kozalaklar ve yaprakları nemlendirip havayı sonuna kadar çam kokusu ile doldurmuş. Bu harika kokuyu derin derin ciğerlerime çektim. Harika bir şey bu. İşte doğa bu. Orman bu. Biraz sonra sis hafifçe sıyrılmaya, güneş ışıkları da çam ağaçlarının arasından yüzüme vurmaya başladı. Karnım acıkmıştı. Bir ağacın altında bulduğum taşın üstüne oturdum, sırtımı da ağaca yasladım. Ağacın gövdesi yarıya kadar yosun ile kaplanmış. Elimi kadife misali yosunlara sürüp kokladım. Ne muhteşem bir şey bu yosun kokusu. Artık midemin isyan etmesine izin vermeden sırt çantamdan sandviçimi ve çay termosumu çıkardım. Sandviç çay ikilisini çok severim. Basit ve olabildiğince lezzetli. Daha ne isterim ki. Çayımı her yudumlayışımdan sonra burnuma o keskin çam kokusu vurmaya devam ediyor. Tam üstüme, ağacın dallarına bir çift kuş gelip konuyor. Kulağımda kuşların şarkıları eşliğinde karnımı doyuruyorum. Yürüyüşe devam...
Sis, yerini güneşin sıcağına bırakmaya başlarken kulağıma uzaktan su şırıltıları gelmeye başlıyor. Yakınlarda bir dere olmalı. Evet, işte orada. Hemen bir taşın üstünden sakin sakin akan dereye ellerimi uzatıyor ve suyun serinliğini yüzüme çarpıyorum. Gözüm biraz ileride öbek öbek orman çiçeklerine odaklanıyor. Fotoğraf makinemi çıkarıp onlara yaklaşıyorum. Bir kaç özenli pozdan sonra ellerime bir kaç farklı çiçekten alıyorum. Kırmızı, beyaz, sarı... Avucumu koklayınca çam ve yosun ile karışık belli belirsiz çiçekler, onlarca farklı ot ve bitki kokusu alıyorum. Sanki bütün ormanda bulunabilecek ne varsa şu an avucumun içine kokusunu bırakmış. Daha doğal ve yeşil bir koku olabilir mi? Emin değilim.
Tüm bu yazdıklarım Loewe Esencia Pour Homme'u kokladığım zaman aklıma gelenler. Kokumuz 1988 çıkışlı ve aromatik fougere olarak sınıflandırılmakta. İçeriğinde 30 farklı nota bulundurmakta imiş. Bir ormanda ne bulunabilirse sanki hepsi bir şişeye sığdırılmış gibi. Şişenin rengi de zaten baştan bir fikir verircesine koyu yeşil. Koku baştan sona yeşil kokmakta. Bu yeşilliklerde hep çam ve meşe yosunu baş rollerde. Baştan sona hakimiyet bu iki notada.
Parfümü ilk sıktığınız anda öncelikle bu notalarla bizi karşılıyor. Onlara turunç ve bazı yeşil otlar eşlik ediyor. Ama bir türlü ön plana çıkamıyorlar. Çam ve yosun kokuları onları baskılıyor. Ana karakterlerin yanındaki yardımcı başrol oyuncuları gibiler. Ancak parfüme ferah bir hava kattıkları da kesin. Bu bölümde çok hoş kokuyor Esencia. Yemyeşil, ferah ve huzur dolu.
Yarım saati bulmadan turunç ferahlığı yerini çiçeksi bir yeşilliğe bırakıyor. Ağır abiler hala bağırıyor. Şimdi yan rollerde çiçekler ve belki bir kaç orman meyvesi var. Meyveler çok doğal, yeni dalından koparılmış kadar taze. Parfüme biraz tatlılık katıyorlar bu kısımda. Araya karışmaya çalışan bir nota daha var sanki. Tanıdık geliyor bi yerlerden. Evet buldum. Vetiver. Bu yeşil cümbüşe katılıyor vetiver orta notalarda. Vetiversiz olmaz zaten. Olamazzz. Ayrı bir telden çalıyor kendisi. Topraksı bir hava katmaya çalışıyor. Halayda sonlarda oynayan, bir türlü oyuna ayak uyduramayan tipler gibi. Tatlılığı bozmaya çalışıyor ama başaramıyor. Çiçeksilik ve ve meyveler orta notalarda başarılı. Çam ve yosuna uyumlu şekilde davranıyorlar.
Parfüm belki iki saat sonra son notalara ulaşıyor. Bu kısmı tarif etmek için kullanabileceğim sözcükler zerafet ve dinginlik. Çok güzel. Deri ve misk yeşil hırçınlığı dizginliyor. Bi yerlerden tanıdık geliyor alt notalardaki bu güzellik. Evet kesinlikle RL Safari kokusu bu. Çok benziyor Safari'ye alt notalar. Ne kadar değişken bir parfüm bu Esencia.
Bu yaş gerektiren parfümlerden biri. 35 yaş civarında, spor giyinmeyi seven kişiler için harika bir seçim olabilir. Çok sıcak yaz günleri hariç her an kullanıma uygun. Biraz eskimiş olmakla beraber kesinlikle burun yorucu, zor klasiklerden biri değil. İlk bir, bir buçuk saat fark edilirliği iyi, sonrasında tene yaklaşıyor. Kalıcılık üç dört saat civarı.
Son olarak kendi kulvarında rakibi diyebileceğimiz Polo Green ile gerçekten ortak yanları oldukça fazla. Polo'da orta notalarda ortaya çıkarak beni rahatsız eden, onu sevmemi engelleyen tuhaf metalik his Esencia'da yok. Bu nedenle kendi klasmanında benim için tek.
Eğer Esencia için bir not vermem gerekli olursa sanırım 8.8/10 adil olacaktır diye düşünüyorum.
Son düzenleme: