Güne Şiir Bırak

  • Konbuyu başlatan ukiyo
  • Başlangıç tarihi
U

ukiyo

Misafir
hoş geldin kadınım benim, hoş geldin.
yorulmuşsundur;
nasıl etsem de yıkasam ayacıklarını,
ne gül suyum, ne gümüş leğenim var.
susamışsındır;
buzlu şerbetim yok ki ikram edeyim.
acıkmışsındır;
sana beyaz keten örtülü sofralar kuramam
memleket gibi esir ve yoksuldur odam.
hoş geldin kadınım benim, hoş geldin!
ayağını bastın odama
kırk yıllık beton, çayır çimen şimdi.
güldün,
güller açıldı penceremin demirlerinde.
ağladın,
avuçlarıma döküldü inciler;
gönlüm gibi zengin,
hürriyet gibi aydınlık oldu odam.
hoş geldin kadınım benim, hoş geldin...
 

almıla

Perfume Lover
Katılım
23 Tem 2016
Mesajlar
1,928
Gözlerim gözünde aşkı seçmiyor
Onlardan kalbime sevda geçmiyor
Ben yordum ruhumu biraz da sen yor
Çünkü bence şimdi herkes gibisin

Yolunu beklerken daha dün gece
Kaçıyorum bugün senden gizlice
Kalbime baktım da işte iyice
Anladım ki sen de herkes gibisin

Büsbütün unuttum seni eminim
Maziye karıştı şimdi yeminim
Kalbimde senin için yok bile kinim
Bence sen de şimdi herkes gibisin
 
U

ukiyo

Misafir
Gözlerim gözünde aşkı seçmiyor
Onlardan kalbime sevda geçmiyor
Ben yordum ruhumu biraz da sen yor
Çünkü bence şimdi herkes gibisin

Yolunu beklerken daha dün gece
Kaçıyorum bugün senden gizlice
Kalbime baktım da işte iyice
Anladım ki sen de herkes gibisin

Büsbütün unuttum seni eminim
Maziye karıştı şimdi yeminim
Kalbimde senin için yok bile kinim
Bence sen de şimdi herkes gibisin

Bu şiir hep Necip Fazıl Kısakürek'in Beklenen adlı şiirini çağrıştırır bana. Beklenen'i okuduğumda da bunu hatırlarım. Ayrı kutuplardaki 2 şair ne de güzel 2 farklı şekilde kaleme dökmüşler hayal kırıklıklarını. Hatta bir şiir daha vardı, onu okuduğumda da bunları çağrıştıyordu. Şu an gelmiyor aklıma, o da aynı mesajı farklı kelimelerle veriyordu. Aksi gibi aklıma takıldı şimdi, hatırlarsam onu da eklerim.

BEKLENEN
Ne hasta bekler sabahı,
Ne taze ölüyü mezar.
Ne de şeytan, bir günahı,
Seni beklediğim kadar.

Geçti istemem gelmeni,
Yokluğunda buldum seni;
Bırak vehmimde gölgeni,
Gelme, artık neye yarar?
 

almıla

Perfume Lover
Katılım
23 Tem 2016
Mesajlar
1,928
Bu şiir hep Necip Fazıl Kısakürek'in Beklenen aslı şiirini çağrıştırır bana. Beklenen'i okuduğumda da bunu hatırlarım. 2 ayrı kutuptaki 2 şair ne de güzel 2 farklı şekilde kaleme dökmüşler hayal kırıklıklarını. Hatta bir şiir daha vardı, onu okuduğumda da bunları çağrıştıyordu. Şu an gelmiyor aklıma, o da aynı mesajı farklı kelimelerle veriyordu. Aksi gibi aklıma takıldı şimdi, hatırlarsam onu da eklerim.

BEKLENEN
Ne hasta bekler sabahı,
Ne taze ölüyü mezar.
Ne de şeytan, bir günahı,
Seni beklediğim kadar.

Geçti istemem gelmeni,
Yokluğunda buldum seni;
Bırak vehmimde gölgeni,
Gelme, artık neye yarar?
İki şiiri de severim ilkindeki sıradanlaşma ya da şöyle diyim hayal kırıklığı ifadesi beni çeker. Beklenen de ise umudunu öldürmesini beğenirim. Bir aşığa ya da bir kişiye yazılmış olması değil bu duygular beni etkileyen şeyler aslında kişilerin hiçbir önemi yok herkesleşen ve umudunu öldüren herşey için geçerli bu dediklerim.
 

Scentless

Extrait de Parfum
Katılım
14 Nis 2017
Mesajlar
397
Gözlerim gözünde aşkı seçmiyor
Onlardan kalbime sevda geçmiyor
Ben yordum ruhumu biraz da sen yor
Çünkü bence şimdi herkes gibisin

Yolunu beklerken daha dün gece
Kaçıyorum bugün senden gizlice
Kalbime baktım da işte iyice
Anladım ki sen de herkes gibisin

Büsbütün unuttum seni eminim
Maziye karıştı şimdi yeminim
Kalbimde senin için yok bile kinim
Bence sen de şimdi herkes gibisin
Onlardan kalbime sevda geçmiyor, çünkü bence şimdi herkes gibisin
 

Scentless

Extrait de Parfum
Katılım
14 Nis 2017
Mesajlar
397
Bu şiir hep Necip Fazıl Kısakürek'in Beklenen adlı şiirini çağrıştırır bana. Beklenen'i okuduğumda da bunu hatırlarım. Ayrı kutuplardaki 2 şair ne de güzel 2 farklı şekilde kaleme dökmüşler hayal kırıklıklarını. Hatta bir şiir daha vardı, onu okuduğumda da bunları çağrıştıyordu. Şu an gelmiyor aklıma, o da aynı mesajı farklı kelimelerle veriyordu. Aksi gibi aklıma takıldı şimdi, hatırlarsam onu da eklerim.

BEKLENEN
Ne hasta bekler sabahı,
Ne taze ölüyü mezar.
Ne de şeytan, bir günahı,
Seni beklediğim kadar.

Geçti istemem gelmeni,
Yokluğunda buldum seni;
Bırak vehmimde gölgeni,
Gelme, artık neye yarar?
Çaresizlikten doğan vazgeçme bu. Bunu iyi tanırım nerde olsa. Olmayışı, varlığının önüne geçenler vardır. Yokluğunu kanıksadıklarımız...
 
U

ukiyo

Misafir
İki şiiri de severim ilkindeki sıradanlaşma ya da şöyle diyim hayal kırıklığı ifadesi beni çeker. Beklenen de ise umudunu öldürmesini beğenirim. Bir aşığa ya da bir kişiye yazılmış olması değil bu duygular beni etkileyen şeyler aslında kişilerin hiçbir önemi yok herkesleşen ve umudunu öldüren herşey için geçerli bu dediklerim.

Bende de vazgeçişi canlandırır bu şiirler. Umut biter, hayal kırıklığı başlar. Bunların sonucunda da vazgeçiş gerçekleşir. Ama ben hep şuna sığınırım;
"Güzel günler göreceğiz çocuklar
Motorları maviliklere süreceğiz
Çocuklar inanın inanın çocuklar
Güzel günler göreceğiz güneşli günler..."

Sonuçta ümitsiz olmamak gerekiyor, hayat sürprizlerle ve küçük mutluluklarla dolu. Biz de bunlardan payımıza düşenleri alıp yolumuza devam edeceğiz:)
 

Scentless

Extrait de Parfum
Katılım
14 Nis 2017
Mesajlar
397
Bende de vazgeçişi canlandırır bu şiirler. Umut biter, hayal kırıklığı başlar. Bunların sonucunda da vazgeçiş gerçekleşir. Ama ben hep şuna sığınırım;
"Güzel günler göreceğiz çocuklar
Motorları maviliklere süreceğiz
Çocuklar inanın inanın çocuklar
Güzel günler göreceğiz güneşli günler..."

Sonuçta ümitsiz olmamak gerekiyor, hayat hep sürprizlerle ve küçük mutluluklarla dolu. Biz de bunlardan payımıza düşenleri alıp yolumuza bakacağız:)
vazgeçtiğim zaman o sayfayı silmiyorum, kapatıyorum aslında. Nötrlüyorum. Var ama bir şey ifade etmez oluyor. Tüm yaşadıklarımız tecrübe. Hepsi için şükürler olsun. Ve güzel günler göreceğiz
 

almıla

Perfume Lover
Katılım
23 Tem 2016
Mesajlar
1,928
Bende de vazgeçişi canlandırır bu şiirler. Umut biter, hayal kırıklığı başlar. Bunların sonucunda da vazgeçiş gerçekleşir. Ama ben hep şuna sığınırım;
"Güzel günler göreceğiz çocuklar
Motorları maviliklere süreceğiz
Çocuklar inanın inanın çocuklar
Güzel günler göreceğiz güneşli günler..."

Sonuçta ümitsiz olmamak gerekiyor, hayat sürprizlerle ve küçük mutluluklarla dolu. Biz de bunlardan payımıza düşenleri alıp yolumuza devam edeceğiz:)

vazgeçtiğim zaman o sayfayı silmiyorum, kapatıyorum aslında. Nötrlüyorum. Var ama bir şey ifade etmez oluyor. Tüm yaşadıklarımız tecrübe. Hepsi için şükürler olsun. Ve güzel günler göreceğiz

Sizin umut eden gönüllerinize selam ederim bayanlar..
Ben umudumu öldürdüm insanlara ve hayata dair. Bir hayal gerçekleşmesi gereken anda gerçekleşmeliydi.
Hastanede sabahladığım geceler çok düşündüm bi ışık bi emare bişey bekledim öyle birşey bulamadım artık bulsam bile bir anlamı yok zaten.
Neyse içinizi karartmayım daha fazla gönlünüze selam.
 

Erkan Ağa

Founder Member
Satış Onaylı
Katılım
10 Mar 2015
Mesajlar
1,797
Sevgilim, bir günün ortası şimdi
Taşıtlar hızla gelip geçiyor, her yer kalabalık,
Ben seni düşünüyorum bir bodrum kahvesinde
Uzat bana uzat ellerini
İzinli askerler görüyorum, kırıtarak yürüyen işçi kızlar
İstanbul her günkü yaşantısı içinde, uğultulu,
Güvercinler güneşten bir sessizliği biriktiriyor

Ben seni düşünüyorum seni
Hani tıpkı o ilk günlerdeki gibi
Kalbim diyorum kalbim
Daha dün tezgâhtan çıkmış bir su sayacı gibi
Aşkı anılar besliyor düşler kadar
Bu yüzden diyorum ki aşk eskidikçe aşktır
Sevgi eskidikçe sevgi.

Günümüz ekmeğimiz, türkümüz
Çoluğumuz çocuğumuz
Binalar yan yana yükselip gidiyor
Vapurların ağzı köpük içinde
Uzaklarda ne kapılar açılıyor
Tirenin biri bir istasyona varıyor
Ordan çıkıyor biri.

Her şey biliyor her şey
Sen biliyor musun bakalım
Seni nice sevdiğimi?
Üstüne titrrediğimi?

Geldiğimi?
Gittiğimi

Hadi!
40080ccbc624b544df0c64c78d22e31e.jpg


Erkan Ağa
 
U

ukiyo

Misafir
Çaresizlikten doğan vazgeçme bu. Bunu iyi tanırım nerde olsa. Olmayışı, varlığının önüne geçenler vardır. Yokluğunu kanıksadıklarımız...

vazgeçtiğim zaman o sayfayı silmiyorum, kapatıyorum aslında. Nötrlüyorum. Var ama bir şey ifade etmez oluyor. Tüm yaşadıklarımız tecrübe. Hepsi için şükürler olsun. Ve güzel günler göreceğiz

Ben de 2 yıl kadar önce bir vazgeçiş yaşadım, kendimi nadasa aldım, onardım ve ben de şu an çok şükür ki her şeye şükrederek ve tekrar nefes aldığımı hissederek yaşıyorum. Ama yine de Allah kötü tecrübelerden korusun esirgesin, zira izlerini silmesi uzun bir sürece yayılıyor, hatta belki de bazılarında hiç silinmiyor.

Şu da var; bir şeyin sonunda vazgeçiş oluyorsa, ben onun eni sonu olacağına inanırım, yani ha 5 yıl önce ha 5 yıl sonra ama o bir şekilde olacak. Onun için bunun altında bile hayır arayıp Allah'a şükretmek gerektiğine inanıyorum.
 

Scentless

Extrait de Parfum
Katılım
14 Nis 2017
Mesajlar
397
Sizin umut eden gönüllerinize selam ederim bayanlar..
Ben umudumu öldürdüm insanlara ve hayata dair. Bir hayal gerçekleşmesi gereken anda gerçekleşmeliydi.
Hastanede sabahladığım geceler çok düşündüm bi ışık bi emare bişey bekledim öyle birşey bulamadım artık bulsam bile bir anlamı yok zaten.
Neyse içinizi karartmayım daha fazla gönlünüze selam.
Almila, ne öğreniyorsak beklerken öğreniyoruz. Otobüsün aslında o duraktan geçmediğini, bir süre bekledikten sonra anlamak gibi bi şey
 
U

ukiyo

Misafir
Sizin umut eden gönüllerinize selam ederim bayanlar..
Ben umudumu öldürdüm insanlara ve hayata dair. Bir hayal gerçekleşmesi gereken anda gerçekleşmeliydi.
Hastanede sabahladığım geceler çok düşündüm bi ışık bi emare bişey bekledim öyle birşey bulamadım artık bulsam bile bir anlamı yok zaten.
Neyse içinizi karartmayım daha fazla gönlünüze selam.
İzlemediysen Umudunu Kaybetme filmini izlesene vaktin olursa ya da onun zıttı bir film olan Guzaarish'i. Her iki filmden de bir sonuç çıkarırsın diye düşünüyorum. Birinde güneş açar yüreğinde, diğerinde de insanın elinde olmadan haline şükretme hali başlıyor. Her türlü bir şeyleri değiştirir sende bence küçük de olsa:)
 

Scentless

Extrait de Parfum
Katılım
14 Nis 2017
Mesajlar
397
İzlemediysen Umudunu Kaybetme filmini izlesene vaktin olursa ya da onun zıttı bir film olan Guzaarish'i. Her iki filmden de bir sonuç çıkarırsın diye düşünüyorum. Birinde güneş açar yüreğinde, diğerinde de insanın elinde olmadan haline şükretme hali başlıyor. Her türlü bir şeyleri değiştirir sende bence küçük de olsa:)
Çok uzun zamandır film seyretmiyorum. Duygularımı tetikleyecek şeylerden kaçındım bir süredir. Bu filmleri seyredicem, ilk hangisini izlemeliyim :)
 

almıla

Perfume Lover
Katılım
23 Tem 2016
Mesajlar
1,928
İzlemediysen Umudunu Kaybetme filmini izlesene vaktin olursa ya da onun zıttı bir film olan Guzaarish'i. Her iki filmden de bir sonuç çıkarırsın diye düşünüyorum. Birinde güneş açar yüreğinde, diğerinde de insanın elinde olmadan haline şükretme hali başlıyor. Her türlü bir şeyleri değiştirir sende bence küçük de olsa:)
Almila, ne öğreniyorsak beklerken öğreniyoruz. Otobüsün aslında o duraktan geçmediğini, bir süre bekledikten sonra anlamak gibi bi şey
Uykuya düşün.. güzel şeyler görün rüyanızda ve sevgiyle kalın <3
 

Erkan Ağa

Founder Member
Satış Onaylı
Katılım
10 Mar 2015
Mesajlar
1,797
Çaresizlikten doğan vazgeçme bu. Bunu iyi tanırım nerde olsa. Olmayışı, varlığının önüne geçenler vardır. Yokluğunu kanıksadıklarımız...
Aslinda burda bir vazgecme yok. Sitem dolu bir seslenis var. Umudunu hic kaybetmemistir sair. Son misrasinda da gozleri dolmus vaziyette umut dolu bir soru sorar bana gore. Sanki sorar sormaz gelip ona sarilacakmiscasina bir his. Kisa ve oz anlatimiyla sevdigim bi siirdir. Tesekkurler paylasim icin.

Erkan Ağa
 
U

ukiyo

Misafir
Filmdeki felçli kişinin umutsuzluk/çaresizlik halinden kendine bakıp şükretmek istiyorsan, tek bir sahnesi için bile Guzaarish'i öneririm. O sahnede önce "lanet olsun, niye bir şey yapamıyorum" oluyor insan. Tabii daha sonra "Allahım halime şükürler olsun" diyip varsa bir derdin ondan utanır hale geliyorsun bir sürede olsa:)

Eğer gerilim olsun unutayım bir şeyleri, kafamı dağıtsan diyorsan da El Cuerpo - Ceset diyorum. Ağlamaz, heyecan tavan izlersin. Keza NH10 da öyle bir film.

Ayrıca gerilim dediysem de hiçbirinde paranormal olaylar yok, tamamen konusuyla içine çekip sürükleyen, sonunda da yok artık dedirten filmlerden:)
 

Scentless

Extrait de Parfum
Katılım
14 Nis 2017
Mesajlar
397
Aslinda burda bir vazgecme yok. Sitem dolu bir seslenis var. Umudunu hic kaybetmemistir sair. Son misrasinda da gozleri dolmus vaziyette umut dolu bir soru sorar bana gore. Sanki sorar sormaz gelip ona sarilacakmiscasina bir his. Kisa ve oz anlatimiyla sevdigim bi siirdir. Tesekkurler paylasim icin.

Erkan Ağa
Yani,
Gelme, artık neye yarar? Diye sorarak aslında gel insafsızın kızı mı diyor
 
U

ukiyo

Misafir
El Cuerpo izledim :)


O zaman arttırıyorum. Wicker Park(Hep Seni Aradım), Akılalmaz(Unthinkable) ve Şeytanı Gördüm. Bu filmlerden ilki şiddetsiz ama merakı uyandıran gizem-gerilim iken, diğerleri adlarından anlaşılacağı gibi izlerken yaşatan içinde şiddeti de barındıran gizem-gerilim filmlerinden. Öyle ki ekrana atlayıp müdahale etmek istiyor insan:)
 

Scentless

Extrait de Parfum
Katılım
14 Nis 2017
Mesajlar
397
O zaman arttırıyorum. Wicker Park(Hep Seni Aradım), Akılalmaz(Unthinkable) ve Şeytanı Gördüm. Bu filmlerden ilki şiddetsiz ama merakı uyandıran gizem-gerilim iken, diğerleri adlarından anlaşılacağı gibi izlerken yaşatan içinde şiddeti de barındıran gizem-gerilim filmlerinden. Öyle ki ekrana atlayıp müdahale etmek istiyor insan:)
Çok heyecanlıyım, yeni film yeni bi hisle tanıştırabiliyor. Old boy izlediğimde mesela yeni bi his ile tanışmıştım. Tiksinmeyle karışık şaşkınlık, tarifi zor. Ama o yeniydi
 
U

ukiyo

Misafir
Çok heyecanlıyım, yeni film yeni bi hisle tanıştırabiliyor. Old boy izlediğimde mesela yeni bi his ile tanışmıştım. Tiksinmeyle karışık şaşkınlık, tarifi zor. Ama o yeniydi
Evet evet, onu yazacaktım yazmadım, izlemişsindir zaten diye. İşte Şeytanı Gördüm'de de yine Old Boy'daki adam oynuyor. Hatta ben ilk önce Old Boy'u, ondan sonra Şeytanı Gördüm'ü izlemiştim. Diyebilirim ki Şeytanı Gördüm'de ben şeytanın insan suretine bürünmüş halini gördüm. Adamdan hem nefret etmiştim, hem de rolünü öyle gerçekçi oynadığı için adama saygı duymuştum.

Akılalmaz'ın da diğer bir adı İşkencenin Elli Tonu olsa sırıtmazdı, zira onda da akılalmaz işkence sahneleri var.
 
Moderatör tarafında düzenlendi:

Mbstar

Moderator
Moderatör
Katılım
15 Eki 2017
Mesajlar
2,877
Kalbimde maziden bugün izler var
Her siyah saatım bu izle erir
Ruhumu geçmişin hicranı sarar
Doğanlar ölür ölen dirilir

Anladım hayatmış mazinin adı
Yıllara karışan her şey ses verir
Hasretle doludur geçmişin yadı
Mazinin elemi bile tatlıdır.

Mazi,
Nazım Hikmet
 

ibrahimB.

Perfume Lover
Satış Onaylı
Katılım
26 Ağu 2017
Mesajlar
1,695
Akdeniz'in Ufka Doğru Mora Çalan Mavisi

yaz günleri beni hatırlamıyor.
salgılı bir hayvanla bitişiyorum yaz yaklaşınca
yayılıyorum ortasına sevgili tüylerimin
geniş uykulardayım, muazzam uykularda
yılların zulmünden haberim yok
ne de süzgün taşralı kızlar korosundan
geçiyor hazza yatkın dudaklarıyla gece
canımın ilmekleri arasından.

beni artık kimseler arayıp da bulmasın
beyaz harmanilerin göklere açık sofrasında
yıktığım saltanatın dizinde inlediğim
aşkın en tabanında yattığım anlaşılmasın
çünkü ben çok gizli bir yanlışın
dehşetengiz yeteneğini ölçmek için
yepyeni bir hata için iniyorum akdeniz'e
meryemoğlu sanıp ben zavallı ademi
çarmıha çaktılar orda çok zaman önce.
çok zaman önceydi ki otobüsler
mermer sütunlu şehirlerden sahil çardaklarına
nice yılgın havarilerle gidip geldi.
hepimiz, yani taflan çiğnemekle güzelleşen çocuklar
havariler karşısında harami
gövdesinde hayvan kabarınca mecalsiz
kutlu bir tan çıkarmayı denedik
kayser makinasından
anneler
sevecen gözyaşlarıyla korurdular bizi.

bizi sen ey beyhude ve baygın duyguların yırtıcısı
sen ey loş çalgıları uykulardan çıkarıp
bahçelerin hayatına yerleştiren esrar
bizi bırakmıştın
acı güller salınırdı kanımın raddelerinde
ve ben güneş altında kendini bize öptüren neyse
gece onun kimlerle buluştuğunu araştırdım
o zaman yalın yürek kaldım şiddetin çölünde
aldanışların çölünde korkudan
denize dilimi soktum ayaklarımdan önce.
bu kadar, bu kadardı akdeniz
aslı yokmuş dinlediklerimin
eski moda güneş sanrılarından
bir şair cesedinden hiç farkı yok denizin.

yok ve yaz günleri beni hatırlamıyor
boğulmuş hüznü gösteriyor bana memelerinden
geçiyorum bir yakıcı maviden derinleştirilmiş mora
geçiyorum ayaklarım altında kumları hıçkırtarak
kara yaz! karanlık yaz! kararan vücutlardan
rıhtıma varmayan ceset elbette hatırlanmaz

İSMET ÖZEL
 
Üst