- Katılım
- 26 Ara 2016
- Mesajlar
- 956
2004 - David Apel
Bond, 2003 yılında New York'ta kurulmuş, 22 yılda 168 parfüm çıkarmasına rağmen (ve belki de yüzünden) bende pek de varlığı olmayan, tarzını bulamadığını düşündüğüm bir marka. Hatta kullandıkları isimlendirmelerle New York eyaletinde park ve mahalleler bitti, artık randoma döndüler.
Markanın baslangıcı Creed'in ABD distribütörü olan Laurice Rahme'nin, aslında insanların parfüme 200+ dolar/euro da verebileceğini, vermeye hazır olduğunu 2000ler başında görüp aksiyon alanlardan olması.
Markanın ilk hitleri olan Chez Bond'un Creed Green Irish Tweed'e hayli benzemesi ve Wall Street'in de yine Creed'den Erolfa/Millesime Imperial arası olması, devamında New Haarlem'in Maurice Roucel'in Rochas Man'inin daha sert bir kahve yorumu olması, Nuit de Noho-Angel, H.O.T. Always-Givenchy Gentleman daha giden örneklerle hazır ve koku anlamında en azından kağıt üstünde çalışma garantili reçeteyle girdiğini gösteriyor.
Wall Street de, çok özel bir şey beklemeden basit ve guzel kokuyor. Ama Polo Blue da güzel mesela. Fireşli akuatik, hafif kavun, deniz tuzu, biraz salatalık.
Hani o yüzden sık sorulur ya parfümler için, "parasını hak eder mi" vs. Bu koku anlamında yanıtlanması imkansıza yakın zira topyekün bir paket (ambalaj, şişe, sunum, mağazasında muamele, imaj, bu örnekte bir New York objesi vesaire vesaire) satın alıyorsunuz ve buna yalnızca siz karar verebilirsiniz. Yoksa çoğu parfüm güzel bir şeyler kokuyor işte çok özel (ve gene biricik) deneyimlerin peşinde koşan bir koleksiyoner değilseniz.
Bond, 2003 yılında New York'ta kurulmuş, 22 yılda 168 parfüm çıkarmasına rağmen (ve belki de yüzünden) bende pek de varlığı olmayan, tarzını bulamadığını düşündüğüm bir marka. Hatta kullandıkları isimlendirmelerle New York eyaletinde park ve mahalleler bitti, artık randoma döndüler.
Markanın baslangıcı Creed'in ABD distribütörü olan Laurice Rahme'nin, aslında insanların parfüme 200+ dolar/euro da verebileceğini, vermeye hazır olduğunu 2000ler başında görüp aksiyon alanlardan olması.
Markanın ilk hitleri olan Chez Bond'un Creed Green Irish Tweed'e hayli benzemesi ve Wall Street'in de yine Creed'den Erolfa/Millesime Imperial arası olması, devamında New Haarlem'in Maurice Roucel'in Rochas Man'inin daha sert bir kahve yorumu olması, Nuit de Noho-Angel, H.O.T. Always-Givenchy Gentleman daha giden örneklerle hazır ve koku anlamında en azından kağıt üstünde çalışma garantili reçeteyle girdiğini gösteriyor.
Wall Street de, çok özel bir şey beklemeden basit ve guzel kokuyor. Ama Polo Blue da güzel mesela. Fireşli akuatik, hafif kavun, deniz tuzu, biraz salatalık.
Hani o yüzden sık sorulur ya parfümler için, "parasını hak eder mi" vs. Bu koku anlamında yanıtlanması imkansıza yakın zira topyekün bir paket (ambalaj, şişe, sunum, mağazasında muamele, imaj, bu örnekte bir New York objesi vesaire vesaire) satın alıyorsunuz ve buna yalnızca siz karar verebilirsiniz. Yoksa çoğu parfüm güzel bir şeyler kokuyor işte çok özel (ve gene biricik) deneyimlerin peşinde koşan bir koleksiyoner değilseniz.
