Argus
Eau de Toilette
- Katılım
- 18 Nis 2024
- Mesajlar
- 117
Efsanevi rakibi Kouros gibi 1981 çıkışlı, döneminin en çarpıcı örneklerinden "derimsi hayvansı çiçeksi şipre" parfüm. Tabiri caizse "Adamın dibi"ydi 90'larda, 2000'lerde. Tam bir hayvanattı. Ama devir değişti, e tabi çelik de değişti, bu parfümün ana teması castoreum, meşeyosunu falan yasaklandı, laboratuar üretimleri kullanılmaya başlandı, zamanla markalar da parfümlerini zamana ve ekonomiye! uydurup sulandırıyorlar falan, bu parfümün de suyu çıktı!
Her ne kadar eski çarpıcılığında, doğallığında veya kalıcılığında değilse de bu parfüm bir castoreum parfümü. Varsın yapay olsun. Hayvanlar telef olacağına parfümler telef olsun, bana göre daha iyi. Castoreum kunduzların kuyrukaltında bulunan bir koku bezinden çıkan bir madde. Bölgelerini işaretlemek ve çiftleşmek için bu bezden salgı salgılayarak bununla kokulandırıyorlar çişlerini. Kedilerin sağa sola fıs fıs çiftleşme veya bölge işaretleme sıvılarını sıkması gibi bir işe yarıyor yani. Zamanında koklama şansım olmuştu doğal halini; kedi sidiği+dışkı+ıslak kürk+2 kesme şeker+1 pinçik tarçın şeklinde formüle edebilirim. Hatta castoreum+labdanum+civet+ylang ylang+ paçuli+vanilya bazlı bir hayvan postu parfümü de yapmıştım ki düşman başına! Ben seviyordum o ayrı. Evde duruyor numune olarak hala ve 12-13 senede bozulmadı hayret bir şey! Castoreum tek başına berbat işte civet gibi, hyraceum gibi, gerçek misk gibi hayvan kokuyor ama çeşitli kokularla birleşince onlara derinlik, kalıcılık, çekicilik falan sağlıyor doğru kullanılınca.
Bu kadar goygoydan sonra kadrini kaybetmiş güncel Antaeus' a geçelim artık:
Bergamut, limon, adaçayı ile çok ferah ve sert açılıyor. Sabunsu fujer olacak diyorsunuz açılışta ama yanılıyorsunuz. Kekik, gül falan gelmeye başlıyor hemen, bu kadar çok aromatik bitki eskiden kullanılırdı ve revaçtaydı, şimdi burun yoruyor, bunlar yetmez gibi alttan labdanum ve paçuli geliyor. Yeşil, keskinlikten dolayı çok hafif "civetsi-sidiksi" o kouros havasına kayıyor parfüm. Tabi eski Kouros'dan bahsediyorum zira yenisi süper sabunsu güvenli bir koku. Castoreum yok ilk 1-2 dakikada. Ancak o kadar çok nota var ki koklanacak, hepsi de dikkatli koklarsanız orada yani, günümüz parfümlerine nal toplatır parfümör becerisi olarak. Birbirine karışmamış da hepsi ayrı ayrı alınıyor gibi değil, o kadar ustalıkla oranlanmışlar ki hepsi orada. Birlikte de bütün olarak anlamlı bir bütün oluşturuyorlar. Yeni parfümlerde böyle bir şey göremiyoruz bazı niş parfümler dışında. Sanırım her dalda olduğu gibi parfümörlük alanında da bir sınıra geldik ve geriye doğru döneceğiz zamanla. Bizi bu duruma getiren globalleşen ama bunu hazmedecek zamanı bulamayan genel düşünce yapımız ve teknolojimiz sanırım, her şey hızlandıkça daha hızlısını istiyoruz, her şey hızlı tüketilmeli ve hızlı algılanmalı. dolayısıyla ürünler de hızlı tasarlanıp piyasaya sunuluyor vs. vs.
Neyse ben yine tespit "fıslatırken" sağa sola, sanal kunduz da yapay castoreumu saldı biraz. Ancak hiçbir şekilde eski doğal esansla yarışamaz. Yarışmasın da. Hem yoğunluğu çok düşmüş hem koku profili çok başkalaşmış bir hayvansı deri notası geliyor orta notalarda, tatlımsı, eskisine göre çok daha genel beğeniye hitap eden hoş bir yapay castoreum herhalde bu.
Antaeus herbal, canlı, ılık bir deri-şipre olarak 4-5 saat devam edip sönüyor. 10-12 saat ise tene yakın devam ediyor. Modern zevklere de uyabilecek erkeksi, çok çok az hayvansı bir parfüm. Genç kardeşlerimiz de şöyle karanlık giyinirlerse, siyah deri ceket, siyah pantolon falan yakışır bence. Sonbahar-ilkbahar parfümü, çok sıcak ve çok soğuk sevmez herbal-sıcak parfümler.
Ezeli rakibi kouros da değişti, söndü, bu da değişti ama günümüzde hala koklayanı çarpacak, bazı koklayıcıları yamultacak bir profil sergiliyorlar hala, kouros sabunsu, terli deri, bu antaeus yağlı, çimlerde ezilmiş deri profilinde bir şekilde devam ediyorlar. Bize de bu efsanelere yaşlansalar da şapka çıkartmak kalıyor. Ben sizden büyüğüm gerçi efsaneler, çok da şımarmayın, hemen civet için sizden çok genç Muscs Koublai Khan, castoreum için akranım Caron Yatagan çekerim şaşırırsınız.
Her ne kadar eski çarpıcılığında, doğallığında veya kalıcılığında değilse de bu parfüm bir castoreum parfümü. Varsın yapay olsun. Hayvanlar telef olacağına parfümler telef olsun, bana göre daha iyi. Castoreum kunduzların kuyrukaltında bulunan bir koku bezinden çıkan bir madde. Bölgelerini işaretlemek ve çiftleşmek için bu bezden salgı salgılayarak bununla kokulandırıyorlar çişlerini. Kedilerin sağa sola fıs fıs çiftleşme veya bölge işaretleme sıvılarını sıkması gibi bir işe yarıyor yani. Zamanında koklama şansım olmuştu doğal halini; kedi sidiği+dışkı+ıslak kürk+2 kesme şeker+1 pinçik tarçın şeklinde formüle edebilirim. Hatta castoreum+labdanum+civet+ylang ylang+ paçuli+vanilya bazlı bir hayvan postu parfümü de yapmıştım ki düşman başına! Ben seviyordum o ayrı. Evde duruyor numune olarak hala ve 12-13 senede bozulmadı hayret bir şey! Castoreum tek başına berbat işte civet gibi, hyraceum gibi, gerçek misk gibi hayvan kokuyor ama çeşitli kokularla birleşince onlara derinlik, kalıcılık, çekicilik falan sağlıyor doğru kullanılınca.
Bu kadar goygoydan sonra kadrini kaybetmiş güncel Antaeus' a geçelim artık:
Bergamut, limon, adaçayı ile çok ferah ve sert açılıyor. Sabunsu fujer olacak diyorsunuz açılışta ama yanılıyorsunuz. Kekik, gül falan gelmeye başlıyor hemen, bu kadar çok aromatik bitki eskiden kullanılırdı ve revaçtaydı, şimdi burun yoruyor, bunlar yetmez gibi alttan labdanum ve paçuli geliyor. Yeşil, keskinlikten dolayı çok hafif "civetsi-sidiksi" o kouros havasına kayıyor parfüm. Tabi eski Kouros'dan bahsediyorum zira yenisi süper sabunsu güvenli bir koku. Castoreum yok ilk 1-2 dakikada. Ancak o kadar çok nota var ki koklanacak, hepsi de dikkatli koklarsanız orada yani, günümüz parfümlerine nal toplatır parfümör becerisi olarak. Birbirine karışmamış da hepsi ayrı ayrı alınıyor gibi değil, o kadar ustalıkla oranlanmışlar ki hepsi orada. Birlikte de bütün olarak anlamlı bir bütün oluşturuyorlar. Yeni parfümlerde böyle bir şey göremiyoruz bazı niş parfümler dışında. Sanırım her dalda olduğu gibi parfümörlük alanında da bir sınıra geldik ve geriye doğru döneceğiz zamanla. Bizi bu duruma getiren globalleşen ama bunu hazmedecek zamanı bulamayan genel düşünce yapımız ve teknolojimiz sanırım, her şey hızlandıkça daha hızlısını istiyoruz, her şey hızlı tüketilmeli ve hızlı algılanmalı. dolayısıyla ürünler de hızlı tasarlanıp piyasaya sunuluyor vs. vs.
Neyse ben yine tespit "fıslatırken" sağa sola, sanal kunduz da yapay castoreumu saldı biraz. Ancak hiçbir şekilde eski doğal esansla yarışamaz. Yarışmasın da. Hem yoğunluğu çok düşmüş hem koku profili çok başkalaşmış bir hayvansı deri notası geliyor orta notalarda, tatlımsı, eskisine göre çok daha genel beğeniye hitap eden hoş bir yapay castoreum herhalde bu.
Antaeus herbal, canlı, ılık bir deri-şipre olarak 4-5 saat devam edip sönüyor. 10-12 saat ise tene yakın devam ediyor. Modern zevklere de uyabilecek erkeksi, çok çok az hayvansı bir parfüm. Genç kardeşlerimiz de şöyle karanlık giyinirlerse, siyah deri ceket, siyah pantolon falan yakışır bence. Sonbahar-ilkbahar parfümü, çok sıcak ve çok soğuk sevmez herbal-sıcak parfümler.
Ezeli rakibi kouros da değişti, söndü, bu da değişti ama günümüzde hala koklayanı çarpacak, bazı koklayıcıları yamultacak bir profil sergiliyorlar hala, kouros sabunsu, terli deri, bu antaeus yağlı, çimlerde ezilmiş deri profilinde bir şekilde devam ediyorlar. Bize de bu efsanelere yaşlansalar da şapka çıkartmak kalıyor. Ben sizden büyüğüm gerçi efsaneler, çok da şımarmayın, hemen civet için sizden çok genç Muscs Koublai Khan, castoreum için akranım Caron Yatagan çekerim şaşırırsınız.
Son düzenleme:
Kourosçu ya da antaeusçu olarak bizi bölmelerine izin vermemeliyiz. Hepsi bizim parfümümüz.